Barolar Birliği Başkanı Feyzioğlu'na alkışlı protesto


Ceza Muhakemeleri Kanunu Eğitim Semineri'ne katılmak üzere Mersin'e gelen Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, akademisyenler bildirisine ilişkin eleştirileri nedeniyle Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) üyesi bir grup avukat tarafından alkışlarla protesto edildi. Protesto edenlerle oturan başka bir grup ise Feyzioğlu'na destek vererek, "Kahrolsun PKK" sloganları attı.
Feyzioğlu, akademisyenler bildirisi ile ilgili yaptığı değerlendirmede, 'PKK'ya bir cümle dahi olumsuz bir şey söylemeden, sadece devlete yönelik ağır ifadeleri samimi bulmadıklarını, devletin ise terörle mücadelede meşrutiyetini koruyarak hareket etmesi gerektiğini' söylemişti.

Mersin Barosu Başkanlığı'nca Baro Gökdelen Hizmet Birimi'nde meslek içi eğitim semineri düzenlendi. Seminere; Türkiye Barolar Birliği (TTB) Başkanı Metin Feyzioğlu, Mersin Barosu Başkanı Alpay Antmen ile çok sayıda avukat katıldı. TBB Başkanı Av. Prof. Dr. Metin Feyzioğlu açılış konuşmasını yaptığı sırada salonda bir grup avukat, akademisyenler bildirisine ilişkin eleştirileri nedeniyle protesto etmek istedi. 'Tayyip seninle gurur duyuyor' sloganlarıyla alkışlı protestoya uğrayan Feyzioğlu, "Buyurun söyleyeceklerinizi kürsüden söyleyin" diyerek ÇHD Mersin Şube Başkanı Mehmet Altuntaş'ı kürsüye davet etti. Bu sırada protestocu avukatlara bir başka avukat grubu da 'Kahrolsun PKK' şeklinde karşılık verdi.

ALTUNTAŞ: LİNÇ KAMPANYASINA ALET OLMAYIN

Bunun üzerine kürsüye gelen Avukat Mehmet Altıntaş, "Amacımız eğitimi bölmek değil. Barolar Birliği Başkanı'nın, akademisyenlerle ilgili yaptığı açıklamasından son derece rahatsısız. Sayın Başkan, Tahir Elçi'nin önemli ve değerli bir şahsiyet olduğunu belirtmiştir. Biz de Sayın Tahir Elçi'nin kim olduğunu ve yaşamını çok iyi biliyoruz. Tahir Elçi yaşıyor olsaydı akademisyenlerin avukatlığını üstlenecek ilk avukat olurdu. TBB Başkanı Feyzioğlu'nun akademisyenlerle ilgili olaya ifade özgürlüğü kapsamında bakmasını istiyor ve akademisyenlere yönelik bir linç kampanyasına alet olmamasını talep ediyoruz. Eğer bu ülkede hukuksuzluklardan bahsedeceksek, sokağa çıkma yasaklarından ve ölümlerden bahsedelim. TBB dik duracaksa bu konuda dik durmalı." diyerek, Feyzioğlu'nun konuşmasını dinlemeden salondan ayrıldı.

Bu esnada protestocu grubun kendi arasında, protestonun devamı ve yeterliliği ile ilgili tartıştığı görüldü. Salondaki gerilim Mersin Barosu Başkanı Alpay Antmen ve yönetim kurulu üyeleri tarafından sona erdirildi.

Daha sonra kürsüye gelen Başkan Antmen, "Önce birbirimizi dinlemeliyiz. Eleştirdiğimiz şeyleri yaparak bir yere varamayız. Mersin Barosu 92 yıldır demokrasi kalesi, bunu bu kürsüden görebiliriz. Her görüş Mersin Barosu'nda açıklanır ama eleştirdiğimiz insanlarla aynı şeyleri yapmayalım. Herkes empati yapmalı, karşısındaki düşünmeli." ifadelerini kullandı.

"NEZİH BİR PROTESTO YAPILDI"

Ardından kürsüye çıkan TBB Başkanı Metin Feyzioğlu, "Benim düşünce özgürlüğüne gösterdiğim bu hassasiyeti başkalarının da bana göstermesini talep ediyorum. Mersin Barosu bu olaydan dolayı hiç üzülmesin. Burada nezih bir protesto gösterisi oldu. Kürsü verildi ve konuşuldu. Böylece aynı pencerelerden bakmak zorunda olmadığımızı ama pencereleri yan yana getirirsek, dünyanın daha güzel kavrayabileceğimizi göreceğiz." şeklinde konuştu.

"BU DEVLET YIKILIRSA, HEPİMİZ ALTINDA KALIRIZ"

Feyzioğlu, "Terör örgütüne; 'Neden 3 yıl boyunca hendek kazdın, keskin nişancı eğitimleri verdin, asfaltların altına bombaları hangi barışçıl amaçla döşedin' diye sorgulamadan, varsa yoksa 'devlet suçludur' dendiğinde, kusura bakmayın ben de şunu söylüyorum; Bu devlet yıkılırsa, hepimiz ve demokrasimiz devletin altında kalırız." dedi.

Feyzioğlu şöyle devam etti: "Bu devletin yıkılmaması için adaleti mülkün temeli haline getirmek lazım. PKK'ya terör örgütü dedim, bu kanlı savaşın bir numaralı sorumlusu ilan ettim diye ben baskıcı faşist, ben antidemokrat mı oluyorum? Hepimizin burada tuzu kuru, yarın bu tuzların kuruluğunu ararız. Köprü insanı olmaya çalışmak zorundayız."

Feyzioğlu, dün de siyasi iktidarın baskılarını ağır şekilde eleştirdiklerini, bugün de eleştirmeye devam ettiklerini belirterek, şunları söyledi: "Ama devletin karşısında bilinen en kanlı, terör örgütünü bir özgürlük ve sevgi yumağı olarak göstermek isteyenlere vereceğim cevap 'hadi oradan sen de' olur. Eğer bu gidişe bir son verilmez ise Türkiye'de herkes birbirinin etnik kökenini, mezhebini sorar hale getirilirse, ne hale geleceğimize Suriye'ye, Yugoslavya'ya bakarak anlayabiliriz. İç savaşa, bölünmeye çeyrek kalmışken birbirimizi zor konularda sarf ettiğimiz tüm cümleleri dinlemeden, anlamayı reddedersek, tarih bize bunun hesabını soracaktır. Tarihe altın harflerle geçmek isteyenler köprü olmalıdır. Köprüleri yıkmayalım, daha fazla köprü inşa edelim. Türkiye, doğmamış evlatları, kaptanı, yolcusuyla uçurumun kenarında yuvarlanıyor. Vakit geç değildir. Gaflet, dalalet ve hatta hıyanet içinde olanlara 'gelin yapmayın' diyelim ama doğruları yanlışlardan ayıralım." CİHAN
<< Önceki Haber Barolar Birliği Başkanı Feyzioğlu'na alkışlı protesto Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER