Ergenekon-27 Mayıs benzerliği

27 Mayıs mağdurları darbeye zemin hazırlanan süreçle Ergenekon soruşturması ile ortaya saçılanların benzerliklerine dikkat çektiler.

Ergenekon-27 Mayıs benzerliği

En büyük benzerlik her iki girişimin hedefinin de iktidar partisi olması. BUGÜN Türk demokrasi tarihine kara bir leke olarak geçen 27 Mayıs 1960 darbesinin 49. yıldönümü. Başbakan Adnan Menderes, Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan’ın idamıyla son bulan 27 Mayıs darbesi öncesi yaşananlarla bugünkü Ergenekon soruşturmasıyla ortaya çıkan ‘ülkeyi darbeye götürmü’ girişimlerinin benzerliklerini, darbenin tanıkları ve mağdurları karşılaştırdı. Her iki olayın ortak özelliği de iktidar partisinin fikri yapısının beğenilmemesi olduğu belirtildi. AYNEN 27 MAYIS ÖNCESİ GİBİ DARBENİN ardından önce idama daha sonra mühebbet hapse mahkum edilen fakat gittiği Kayseri Cezaevi’nde hastalanarak yaşamını yitiren Milli Eğitim Bakanı Tevfik İleri’nin oğlu Cahit İleri, 27 Mayıs ile Ergenekon arasında propaganda açısından benzerlik olduğunu söyledi. Ergnekon soruşturmasında ortaya çıkan sonucun bir darbe yapılması için karışıklık çıkarılması olduğunu belirten İleri ‘Bu aynen, 27 Mayıs öncesine benziyor. 27 Mayıs öncesinde de, darbe için karışıklık çıkarılmışı. Bunun için yalan haber yayınlanıyordu. Ergenekon için de yalan haberler yayınlandı’ dedi. TSK İÇİNDE ÇETELEŞTİLER Ergenekon ile 27 Mayıs arasındaki başka bir benzerliğin de ordu içinde oluşan darbe çeteleri olduğunu söyleyen Cahit İleri ‘27 Mayıs’ta TSK’nın kendi düzeni içinde isyan etti subaylar. Bu olayın bir benzerinin Ergenekon’da olduğu da görülüyor. Kendi menfaati için eylem yapmak isteyenler, irticaya saldırıyor durmadan. Her seferinde aynı bahaneler üretiliyor’ diye konuştu. İSMET PAŞA VE BAYKAL DARBENİN ardından yargılanan Meclis’in en genç ismi DP Erzurum Milletvekili Abdülmelik Fırat, Ergenekon’un 27 Mayıs’a benzediğini vurgulayarak ‘27 Mayıs’ın fetvasını İsmet Paşa verdi. İsmet Paşa fetva vermeseyi, askerler darbeyi yapamazdı. Ordunun bir hazırlığı yoktu ama darbe hazırlığında CHP vardı. CHP’nin lideri Baykal’ın İsmet Paşa’dan farkı yok. İsmet Paşa, nasıl DP’yi hazmedimiyorduysa, Deniz Baykal da aynı kafada AK Parti’yi hazmedemiyor’ dedi. ÖNCE ŞARTLAR HAZIRLANDI DARBE mağduru dönemin Cumhurbaşkanı Celal Bayar’ın kızı Nilüfer Bayar Gürsoy, darbeyi CHP’lilerin de aralarında bulunduğu karanlık bir gücün hazırladığını söyledi. Darbe sürecinin yürütülen dezenformasyonla başlatıldığını belirten Gürsoy, ‘Bu dezenformasyon 27 Mayıs günü değil çok önceden başladı. Adeta dantel işler gibi adım adım 27 Mayıs’a doğru gidildi. Önce şartları hazırlandı’ diye konuştu. DP’yi kuranların ‘Bu işin sonu darağacında biter’ diye tehdit edildiklerini anlatan Gürsoy, ‘CHP, DP’yi karalamak için ‘Yalan yayma komitesi’ adında yer altı teşkilatı kurdu’ dedi. İkisi de toplum mühendisliği DP eski Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Dülger, 27 Mayıs darbesinde ve Ergenekon sürecinin ortak noktalarından birisinin ‘genç subaylar rahatsız’ söylemi olduğunu söyledi. ‘Daha 1952’de kışlaların kantinlerinde sucuklu yumurta yiyen bir takım subaylarımızın ‘ya bu heriflerden nasıl kurtulacağız’ hesaplarına girdikleri bazı anı kitaplarında anlatıldı’ diyen Dülger ‘Bazı yüksek rütbeli subayların kendisinden çok daha düşük rütbeli subayların taleplerini karşılayamayacak halde olmaları, ‘ne yapalım efendim isteklerini yapmazsak bizi alaşağı ederler’ gibi hayatta kabul edilmeyecek sözler var ortada’ dedi. 27 Mayıs öncesi darbe zemini hazırlamak için toplumsal mühendislik yapıldığını anlatan Prof. Dr. İhsan Dağı da ‘Türkiye’de toplumsal mühendislik zeminleri mevcuttur. Bugün Türkiye’de hep darbe ihtimali var ve darbeden umut bekleyenler var. Bu böyle olunca da bunun zeminini hazırlanıyor’ dedi. Darbe süreçlerinin iki aktörü olduğunu, bunların ‘demokrasiden umudunu kesenler’ ve ‘demokrasiye hiç inanmayanlar’ olduğunu belirten Dağı, 27 Mayıs sürecinde CHP’nin demokratik yollarla iktidara gelemeyeceğini anlayarak demokrasiden umudunu kestiğini ve demokrasiye inanmayanlarla işbirliği yaparak darbe sürecini hızlandırdığını savundu. Bu fotoğrafla sivil siyaset ürkütüldü DP eski Genel başkanı Süleyman Soylu, statükocuların Adnan Menderes’in idam fotoğraflarıyla Türkiye’deki sivil siyaseti ürkütmeye çalıştığını söyledi. ‘27 Mayıs bu millete hakarettir. İdamlar hainliktir’ diyen Soylu, başarısız 2 darbe girişimi sonucu idam edilen Albay Talat Aydemir’in idam fotoğraflarının saklı tutulmasını da manidar olarak niteledi Korku imparatorluğu kurmaya çalışılıyor Prof. Dr. Emine Gürsoy Naskali (Celal Bayar’ın torunu): 27 Mayıs’ta askeri rejim, darbecilik ve vesayetçilik ‘ilericilik’ olarak dayatıldı. Bugünkü vesayetçi darbeci zihniyet de, darbe zemini yaratmaya çalışıyor, toplulukları meydanlara topluyor, ‘irtica var, şeriat geliyor’ diyerek korku ortamı yaratıyor. Türkiye bu zihniyetle hesaplaşmak zorunda. Gündem oluşturmalar, faili meçhuller, ‘ordu göreve’ çağırıları kabul edilebilir şeyler değil. Gayrı meşru girişimler ve olaylar nihayet sorgulanıyor. Memnunum. Ergenekon soruşturması Türkiye’nin geçmişte hesabını sormadığı darbelerin ve haksızlıkların da tesellisi. STAR
<< Önceki Haber Ergenekon-27 Mayıs benzerliği Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER