Eylemi 5 gün önce planlamışlar

Lefkoşa-İstanbul seferini yapan Atlasjet uçağını kaçıran, sorgulamaların ardından tutuklanan Mısır asıllı Filistin uyruklu Momnen Abdül Talikh ile Mehmet Raşat Özlü, Cumhuriyet Savcısına 16 sayfalık ifade verdiler.

Eylemi 5 gün önce planlamışlar

Uçak kaçırma eyleminin gerçekleştiği 18 Ağustos Cumartesi günü teslim olan, dört gün süreyle Antalya Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğünde sorgulanan ve dün adliyeye sevk edilen iki hava korsanı, Cumhuriyet Savcısı Sabri Yılmaz'a ifade verdiler. TALİKH'DEN, ÖZLÜ'YE ''KOLLAMA VE YARDIM'' AA muhabirinin Antalya Cumhuriyet Savcılığı yetkililerinden aldığı bilgiye göre, bir yıl kadar önce Talikh'in KKTC'de öğrenim gören kardeşi M. Talikh'in arkadaşı olduğu için Mehmet Reşat Özlü ile tanıştığı, Arapça konuşmaları nedeniyle samimiyetlerinin arttığı, son bir ayda ise parasal destek de sağlayarak, Özlü ile aynı evde yaşamaya başladığı anlaşıldı. Şanlıurfa doğumlu Mehmet Reşat Özlü'nün ekonomik durumunun kötü olduğunu, öğrenim hayatının da başarılı geçmediğini ve KKTC'de inşaat işlerinde çalıştığını bildiren yetkililer, Talikh'in bu durum karşısında, ''kollama ve yardım'' amacıyla, Mehmet Reşat Özlü'yle geçen ay Girne'de taşındıkları evin kirasını ve depozitosunu ödediğinin belirlendiğini bildirdiler. Annesi Mısır, babası Filistin uyruklu 33 yaşındaki Talikh'in bir süre Mısır ve Libya'da kaldıktan sonra çocukluğundan itibaren ailesinin de halen yaşadığı Suudi Arabistan'da kaldığı ve kardeşinin öğrenim için bulunduğu KKTC'ye bir yıl önce geldiği belirlendi. Mehmet Reşat Özlü'nün savcılıktaki ifadesine göre, Filistin uyruklu Talikh'in, Girne'de sadece kaldıkları ev ve internet kafe arasında geçen bir yaşantıya ve anti sosyal bir kişiliğe sahip olduğu da ortaya çıktı. UÇAK KAÇIRMA PLANI OLAYDAN 5 GÜN ÖNCE YAPILDI Uçak kaçırma eyleminin yönlendiricisinin Talikh olduğu, iki hava korsanının, eylemi, olayın gerçekleştiği 18 Ağustostan beş gün önce planladıkları öğrenildi. Talikh'in, uçağın kaçırılma noktasını önce Hollanda olarak düşündüğü, ardından da ''ABD ve İsrail'in etkisinde kalmayacak ülke olarak İran'ı belirlediği ve uçağı Tahran'a indirmeyi planladığı'' belirtildi. Uçak kaçırma fikrinin doğmasıyla, Talikh'in internetteki google eart'deki uydu fotoğraflarından Tahran-Lefkoşa ve Lefkoşa-İstanbul arasındaki mesafeleri incelediği de tespit edildi. Talikh'in savcıya verdiği ifadede, kaçırdıkları uçağı Tahran'a indirmeleri halinde tutuklanacaklarını bildiğini, ancak sonrasında Hizbullah ve Hamas terör örgütlerinin kendilerine yardım edeceğini, bu terör örgütlerinin yapılanmalarının bulunduğu Afganistan'daki ''Cihat Bölgesine'' gitmeyi hedeflediklerini söylediği öğrenildi. Söz konusu terör örgütlerinin herhangi bir üyesiyle eylemin öncesinde bağlantı kurup kurmadığı yönünde ifade vermeyen Talikh'in, savcıya, ''El Kaide'de eğitim aldım, ama bir eylem gerçekleştirmedim. Hamas ve Hizbullah'ın İran'da bize yardımcı olacağına eminim. Bunu biliyorum'' dediği öğrenildi. İfadesinde, Suudi Arabistan'daki yaşamın Filistin uyruklu kişiler için çok zor olduğunu anlattığı da öğrenilen Talikh'in, Suudi Arabistan'da yaşadığı yıllarda internet kafe işlettiğini ve kısa süreyle otelde çalıştığını söylediği belirtildi. Talikh'in KKTC'de de güvenlik görevlisi olarak işe başladığı ve iki gün sonra ayrıldığı yönünde bilgilere ulaşılırken, Talikh'in çalışmamasına karşın kaynağı belirlenmeyen paralarla yaşamını sürdürdüğü belirlendi. Lise mezunu olan Talikh'in, ifadelerinde Filistin halkını çok sevdiği, ''aşırı dinci olmadığı, ancak aşırı milliyetçi'' yaklaşımlarının gözlemlendiği öğrenilirken, Talikh'in, teslim olmalarıyla sonuçlanan uçak kaçırma eylemini, ''kararlılıkla'' planladığı ve gerçekleştirme hedefini ortaya koyduğu belirtildi. Talikh'in, eylemde başarısızlık olasılığını aklına getirmediğini ise ''Direk kokpite girerek, uçağı Tahran'a yönlendirecektik'' sözleriyle ortaya koyduğu öğrenildi. Talikh'in kararlılığıyla ilgili Cumhuriyet Savcısına, ''Hayatım o kadar anlamlı değil'' sözlerini sarf ettiği bildirildi. ''UTANIYORUM-'' Momnen Abdül Aziz Talikh'in, ifadesinde, Filistin halkına destek veren Türkiye'yi, uçak kaçırma eylemlerinin hiçbir şekilde hedefi görmediklerini söylediği, hatta uçakları araştırırken Türk Hava Yolları uçağını özellikle hedef haline getirmekten kaçındıklarını ve Türk uçağı olduğunu bilmedikleri özel hava yolu şirketi Atlasjet'i tercih ettiklerini ifade ettiği öğrenildi. Talikh ve Mehmet Reşat Özlü'nün ifadelerinde, Türkiye sınırlarında sona eren eylemleri için her ikisinin de ''pişmanlık'' duyduklarını söyledikleri öğrenilirken, Talikh'in, Cumhuriyet Savcısı Sabri Yılmaz'a, ''Türk Savcısının karşısına şüpheli olarak çıkmaktan utanıyorum'' dediği bildirildi. AA
<< Önceki Haber Eylemi 5 gün önce planlamışlar Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER