İzmir devlet tiyatrosu ne kadar başarılı ?

İzmir DT Müdürü bizi objektif olmamakla suçlamıştı

İzmir devlet tiyatrosu ne kadar başarılı ?

Bir grup İzmir Devlet Tiyatrosu oyuncusunun Aydın’da alkol alıp kavga çıkarmalarını haber yapmamız üzerine, İzmir DT Müdürü bizi objektif olmamakla suçlamıştı. Ve müdür, İzmir DT’nin ‘onca başarısı’ varken oyuncuların jandarmanın müdahalesini gerektirecek boyutta kavga çıkarmalarını haber yapmanın ‘düşündürücü’ olduğunu ifade eden bir açıklama göndermişti. Açıklamanın ilgili bölümü aynen şöyleydi : “Bir kurumu münferit olaydan yola çıkarak topyekun suçlamak ve karalamak, diğer başarılı çalışmalarını göz ardı etmek objektif habercilik açısından çok düşündürücüdür.” Her ne kadar haberde kurumu topyekun suçlayacak tek bir cümle olmasa da, İzmir Devlet Tiyatrosu müdürünün isteğini kırmayıp, biraz da İzmir DT’nin başarılarından bahsedeyim dedim. Bakın İzmir Devlet Tiyatroları yönetiminin, sadece birkaçını yazacağım başarılarında nasıl bir tablo var karşımızda. İzmir DT’de geçen sezon hazırlanmış “Ödül” adlı müzikli bir oyun vardı. Oyuna milyarlarca lira harcandı. Ne oldu biliyor musunuz ? Oyun Mayıs 2007’de 3 temsil yaptı. Uluslararası Tiyatro Enstitüsü bu oyunun Türkiye, Rusya ve Macaristan’da, sahnelenmesi ve söz konusu ülkelerin birbirlerine turne yapması kararı aldı. Oyun içinde bulunduğumuz bu sezon yani 2007-2008 sezonu için hazırlanıyordu. Oyun için döner sahneli ve demir konstrüksiyonlu dekor hazırlandı, oyunun müzikleri bestelendi, koreografisi yapıldı ve bunlar için ayrı ayrı ücret ödendi. Yaklaşık 50 milyar lira para harcandı. Devlet Tiyatrolarında yönetim değişti, tabii İzmir’in müdürü de değişti. Ve sadece 3 kere sahnelenmiş oyun kaldırıldı. Milyarlar çöpe gitti. Başka bir başarı(!) örneği; İzmir Devlet Tiyatrosunda yine milyarlarca lira harcanarak yapılmış bir oyun vardı. Adı ‘Elektra’. İzmir’de festival kapsamında sadece 1 kez sahnelendi. Bu oyun da kaldırıldı. Genel Müdür Lemi Bilgin bana bunun kaldırılma sebebini “sadece açık havada sahnelenmek üzere hazırlandığı için” diye açıklamıştı. Ancak öğrendim ki bu oyunun Karşıyaka Ragıp Haykır Sahnesinde bu sezonda yani 2007-2008 sezonunda sahnelenmesi için kapalı salona göre dekoru da yapılmış. Zaten bir oyunun bir kere sahnelenmek için hazırlanması ve sonra kaldırılıp atılması hiç mantıklı değil. Üstelik bir de devletin imkanlarıyla hazırlanıyorsa. İzmir Devlet Tiyatrosu yönetimi, bu oyunun kapalı salon için dekorları da hazırken oyunu kaldırıvermiştir. Bunun hesabını sanırım henüz kimse vermedi ? Sadece bir kez sahnelenen oyun için devletin milyarlarca lirası heba oldu. Bir örnek daha; Provaları 2007 Mart ve Nisan’da yapılan ve içinde bulunduğumuz sezon için sahnelenmesi planlanan “Aile şerefi” adlı bir oyun vardı. Vardı diyorum çünkü o da aynı akibete uğradı. 34 gün prova yapıldı. Koreografi, orkestra ve orkestra şefi için ayrı ayrı ücret ödendi. Araya yaz girdi ve 2007-2008 sezonunda sahneleneceği için Eylül’de provalara devam edilmek üzere ara verildi. Hatta oyunun sahnelenmesi için oyunun yazarıyla Devlet Tiyatrosu sözleşme bile yaptı. Bu oyunda 8 tane konservatuar mezunu sözleşmeli sanatçı yevmiyeli olarak çalıştırıldı, 34 gün boyunca bu kişilerin ücreti ve SSK primleri yatırıldı, oyunun müzikleri bestelendi ve yönetim değişince yeni (şu anki) İzmir müdürü oyunu kaldırdı. Mantıklı bir açıklaması yok. Devlette devamlılık esastır. Devlet kurumlarının yönetimleri değişir ama sistem işlemeye devam eder. İzmir Devlet Tiyatroları tamamen keyfi bir görüntü veren bu uygulamaların açıklamasını kamuoyuna yapmak durumundadır. Çünkü çöpe atılan, heba edilen devletin parasıdır, milletin vergisidir. Bu örnekler milyarlarca lira harcanmasına rağmen sadece birkaç kez sahnelenen veya hiç sahnelenmeden kaldırılan birkaç oyuna ait. Son derece başarılı bir şekilde dolu salonlara oynarken repertuardan çıkarılan ve kaldırılan oyunlar da var. Hem de çok fazla. Devlet Tiyatroları hem toplumun önemli bir ihtiyacını karşılayan bunu yaparken olabildiğince çok seyirciye ulaşması gereken ve aynı zamanda da para kazanmak durumunda olan bir devlet kurumudur. İzmir’in 3 salonunun toplam seyirci kapasitesi en fazla 500 kişiyken ve İzmir milyonlarca insanın yaşadığı bir şehirken bu uygulamalarla oyunlar ne kadar insana ulaşabilir ? Bir kez oynanıp iptal edilen, provaları yapılmış her şeyi hazırlanmışken bir kararla kaldırılan oyunlar, ‘olabildiğince çok seyirciye ulaşma’ amacıyla ne kadar bağdaşmaktadır ? Bu soruların cevapları havada kalmaktadır. İzmir belki de Türkiye’de sanata en çok ilgi duyan insanların yaşadığı bir şehir. Ama maalesef her geçen gün İzmirlilerin tiyatrodan ayağı kesilmekte. Ve korkarım İzmir DT bu tür başarılara imza atmaya devam ettikçe İzmirliler yakında tiyatronun yolunu unutur hale geleceklerdir. Son derece saygın ve kıymetli oyuncuları da bünyesinde barındıran İzmir Devlet Tiyatroları, gerçekten de müdürün dediği gibi sadece birkaç oyuncunun alkolü kaçırıp, kaldıkları otelde birbirlerine bıçak çekip kavga etmeleri sonra da Jandarma’nın gelip müdahale etmek zorunda kaldığı münferit olaylardan ibaret değil ABDULLAH ABDULKADİROĞLU
<< Önceki Haber İzmir devlet tiyatrosu ne kadar başarılı ? Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER