Karabulut Ailesi'nin avukatı açıkladı

Münevver Karabulut Ailesi'nin avukatı Rezan Epözdemir, 'Cem ölmedi, yurtdışına kaçtı' iddiaları üzerine Silivri Cumhuriyet Başsavcısı'na dilekçe sundu

Karabulut Ailesi'nin avukatı açıkladı

Münevver Karabulut Ailesi'nin avukatı Rezan Epözdemir, 'Cem ölmedi, yurtdışına kaçtı' iddiaları üzerine Silivri Cumhuriyet Başsavcısı'na dilekçe sundu. Cem Garipoğlu'nun ölümüne ilişkin yürütülen soruşturmaya müdahillik talebinde bulunan Epözdemir, Garipoğlu'nun cezaevinde ölümüyle ilgili görüntülerin kendilerine verilmesini istedi.
24 YIL HAPİS CEZASINA ÇARPTIRILDI. CEZAEVİNDE ÖLÜ BULUNDU

17 yaşındaki lise öğrencisi Münevver Karabulut'un başını 3 Mart 2009'da keserek öldürmekten 24 yıl hapis cezasına çarptırılan Cem Garipoğlu geçtiğimiz Cuma günü Silivri 5'lu Cezaevi'nde intihar etti.

"İDDİALAR AVUKATI HAREKETE GEÇİRDİ"

Ancak Cem Garipoğlu'nun intihar ettiği haberlerine inanmayan binlerce kişi sosyal medyadan Garipoğlu'nun yurtdışına çıkarıldığı, yerine başka birinin toprağa verildiğine dair iddialar ortaya attı. Bu söylentiler üzerine Karabulut Ailesi'nin avukatı Rezan Epözdemir bugün sabah saatlerinde Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı'na giderek hazırladığı dilekçesini Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı'na sundu.

"SİLİVRİ CUMHURİYET BAŞSAVCISIYLA HEM SORUŞTURMA SAVCISI TUBA HANIMLA GÖRÜŞTÜK"

2 saat Silivri Cumhuriyet Savcısı Lütfi Dursun ve soruşturma savcısıyla görüşen Epözdemir adliye çıkışında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Avukat Rezan Epözdemir, Münevver Karabulut'un cinayetine ilişkin davada emsal cezaların verildiğini, Yargıtayı'nda verilen cezaları onadığını, yargılamanın safahatı sırasında çok önemli skandallar zincirininde bulunduğunu, kollukta, adli tıpta ve yargıda bu durumların hepsini tespit ettiklerini hatırlattı. Epözdemir, "Sosyal medyada, yazılı görsel basında ve kitle iletişim araçlarında bu olayın bir intihar olmadığı bir kaçırılma hadisesi olduğuna dair ciddi beyanlar ve anlatımlar var. Bütün bunlar bir araya geldiğinde Müvekkillerimiz Nagihan ve Süreyya Karabulut'ta acaba bu olayın bir intihar olmayacağı bu hükümlünün kaçmış ya da kaçırılmış olabileceğine binaen şüphe oluşmuştur. Müvvekkilerimizin talebi üzerine bizde ona ilişkin müdahale talebimizi verdik. Hem Silivri Cumhuriyet Başsavcısıyla hem soruşturma savcısı Tuba hanımla görüştük. Kapsamlı bir değerlendirme yapma fırsatımız oldu" dedi.

"OLAY YERİ İNCELEMESİ 6 SAAT SÜRMÜŞ"

Cezaevindeki kamera kayıtlarının çalıştığını söyleyen avukat Epözdemir şunları söyledi: "Başsavcı, cezaevine adli tıp uzmanı götürmüş. Kendisi de olay yerinde öğle saatlerine kadar bulunmuş. Cem Garipoğlu'nun 3 defa çamaşır ipinı kendisine dolamak suretiyle 2 defa da sıkmak suretiyle intihar olayı vuku bulmuş. Adli ve idari sürecin devam ettiğine dair açıkça beyanlar var. Çamaşır ipi ne yazık ki cezaevi kantinlerinde satılan, hükümlülerin kıyafetlerini asmak veya kurulamak üzere kullandığı mevzuatta yer alan bir uygulamadır. Başka bir ip olsaydı bu tabi kabul edilemezdi ama çamaşır ipi ne yazık ki cezaevlerinde sıkça kullanılan bir araçmış. Kamera kayıtlarının çalışmadığına dair söylentiler dayanaktan yoksundur. Olay yeri incelemesi 6 saat sürmüş. Tırnaklar ve DNA incelemeesine kadar hepsi savcılık makamında yapılarak tamamı kayıt altına alınmış. Bu kayıt ve görüntülerde olayın intihar olduğu tartışmaya mahal vermeyecek kadar açık."

"GÖRÜNTÜ VE KAYITLARIN TARAFIMIZA VERİLMESİNİ TALEP ETTİK"
Epözdemir, "Müvekkillerimizin talebi üzerine resmi başvurumuzu yaptık. Görüntü ve kayıtların tarafımıza verilmesini, bu talep kabul görmezse, en azından başsavcılık nezaretinde inceleme yapmamıza müsade edilmesini talep ettik. Başsavcılık bunu değerlendireceğini söyledi. Daha adli tahkikat dosyası savcıların önüne gelmemiş. Fakat bu talebimizin kabul görmesi pek olağan görülmüyor. Çünkü biz bu dosyanın tarafı değiliz. İntihar eden bizim müvekkilimiz değil. Çok olası görülmüyor ama ailenin talebi.Kamu vicdanın rahatlaması, gerçeğin ortaaya çıkması, adaletin tecellisi için böyle bir başvuru yaptık" diye konuştu. Epözdemir sosyal medya ve kitle iletişim araçlarında ortaya atılan senaryoların vuku bulmasını çok hayatın olağan akışına, mantık fizik kurallarına uygun bulmuyorum. Bunun mümkün olmadığını da daha önce söylemiştim. Böyle bir hadise meydana gelmiş. Keşke böyle bir cinayet olmamış olsaydı, müvekkilin kızları katledilmemiş olsaydı, sonrasında böyle intihar vuku bulmamış olsaydı" ifadelerini kullandı.

"KOLAY DEĞİL. CİDDİ BİR TRAVMA"

Avukat Epözdemir, başsavcılık ve savcılık görüşmelerinde bu olayın intihar olduğunun kayıtlara girdiğini, olay yeri incelemesinin 6 saat sürdüğünü ve kamera ile fotoğraflarla kayıt altına alındığını, adli tahkikat dosyası gelince başsavcılık değerlendirmesini yapacağını da belirtti. Gazetecinin "Ailenin psikolojisi nasıl?" sorusuna Epözdemir "Kolay değil. Ciddi bir travma. Onların tepkisi daha duygusal. O tepkiyi beyanlarını benim açıklamam çok doğru olmaz. Kendileri gerekli görürse açıklarlar" diye yanıt verdi.

"CİNAYETE İLİŞKİN BİR ALGI VE KANAAT YOK"

Gazetecinin "Cinayete ilişkin bir şüphe var mı?" sorusuna da Epözdemir, "Cinayete ilişkin bir şüphe yok. Kamera kayıtlarında hiç kimse girmemiş. Kendi talebi üzerine zaten 3 kişilik hücrede tek başına kalıyor. Giriş ve çıkışlardaki tüm kamera kayıtları da çalışıyor. Otopsiyi Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı yapmış fakat olay yeri incelemeyi Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı yapmış. Durumun hassasiyetin karşılık başsavcı kendisi de yapmış. Adli tahkikat Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülüyor. Otopsi raporu bekleniyor. Olayın intihar olduğuna dair ilk aşamada bir kanı var çünkü kimse girip çıkmamış. Cinayete ilişkin bir algı ve kanaat yok. Otopsi raporundan sonra olay daha sağlıklı bir zemine oturur" ifadelerini kullandı.

DHA
<< Önceki Haber Karabulut Ailesi'nin avukatı açıkladı Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER