Medyaya darbe operasyonunun çöküşüne siz de şahit olun

Samanyolu Yayın Grubu Ankara temsilcisi Abdullah Abdulkadiroğlu, medyaya ve demokrasiye darbe operasyonunun nasıl geri teptiğini yazdı...

Medyaya darbe operasyonunun çöküşüne siz de şahit olun

Demokrasi ve medyaya darbe operasyonu AKP açısından hiç beklenmeyen bir netice ile sonuçlandı. Hizmet hareketini terörist ilan etmeye çalışırken; aylardır sürdürdükleri algı operasyonları, iftiralar ve yalanlar da çökmüş oldu. Konuyla ilgili 'Kabul edin büyük hata yaptınız!' başlıklı bir yazı kaleme alan Samanyolu Yayın Grubu Ankara temsilcisi Abdullah Abdulkadiroğlu 'Üstelik Hizmet’e terör örgütü iftirasını atanlar, terör örgütü olduğu konusunda dünyada kimsenin şüphesinin olmadığı El-Kaide' class='textetiket' title='El Kaide haberleri'>El Kaide’yi övenlere sarıldılar.' dedi

İşte Abdullah Abdulkadiroğlu'nun o yazısı:


"Anadolu’da “el için kuyu kazan, kendi düşer” diye anlamlı bir söz vardır.

Basına darbe operasyonu da aynen böyle oldu.

Hizmet hareketini silahlı terör örgütü olarak yaftalamak için yapılan bu hukuksuz operasyonda, camiaya atılan iftiraların neresinden tutsanız altından iktidar çıkıyor.

Hidayet Karaca ve Ekrem Dumanlı’ya yöneltilen suçlamalar üzerinden kurulan kumpasın tamamının ucu iktidara dayanıyor.

Bir kez daha gördük ki; Allah şaşırtınca böyle oluyormuş.

İktidar ve onun yandaşları tarafından aylardır Hizmet Hareketi ve mensuplarına o kadar çok iftira atıldı ki; Allah’ın, bu had bilmez zümreyi şaşırtacağı belliydi.

İktidarı zora düşürmek için bir operasyon tezgahlayın dense ancak bu kadarı yapılabilirdi.

Medyaya yönelik “iki haber bir dizi film” üzerinden bu kumpası kim kurduysa, bu fikir kimin ya da kimlerinse öyle büyük bir hata yaptılar ki..

En başta dizi filmden silahlı terör örgütü çıkarma tezgahı toplumda tutmadı, tutmadığı gibi de ters tepti.

Karaca ve Dumanlı, bir dizi iki haber üzerinden, El Kaide bağlantılı oldukları gerekçesiyle Tahşiyeci diye bir gruba 2010 yılında yapılan operasyonu tertiplemekle suçlandılar.

Oysa o operasyonun bütün süreçlerinde bugün iktidardaki isimler var.

Ayrıca Tahşiye grubunun, daha ortada Tek Türkiye dizisi yokken, Akp iktidarı döneminde MİT tarafından izlendiği ortaya çıktı.

Üstelik Hizmet’e terör örgütü iftirasını atanlar, terör örgütü olduğu konusunda dünyada kimsenin şüphesinin olmadığı El Kaide’yi övenlere sarıldılar.

Dünyada El Kaide’nin ve onun lideri Usame Bin Ladin’in terörist olmadığını, aksine mümin olduğunu savunabilecek insanı herhalde mumla arasanız zor bulursunuz.

Ama iktidar, Hizmet Hareketine terör örgütü iftirası atabilmek için işte o mumla aranıp zor bulunacakları buldu.

Bu ülkeyi yönetenler “Bin Ladin mümin müslümandır” diyen, onu öven, onun yolunu rehber gösteren birini, hakkında yargılama süreci devam ederken alenen meydanlarda masum ilan etti.

Kanal kanal dolaştırılan bu kişi, sonunda canlı yayında bütün dünyanın gözü önünde Bin Ladin’e övgüler yağdırdı.

Karıncayı incitmemiş insanlara terörist yaftası vurmak için, katlettikleri insanların sayısı bile bilinmeyen gerçek teröristleri övenlere sarılmak, üstelik onları daha yargılanmaları bitmemişken masum ilan etmek nasıl bir akıl tutulmasıdır ?

İntikam hırsı gözleri kör edince maalesef böyle bir akıl tutulmasının esiri oluyor insan.

Terör örgütü üyesi olmakla suçladıkları Türkiye’nin iki büyük yayın organının yöneticisine, savcı ve hakimin bu konuda tek bir soru soramaması da kararın önceden verildiğini adeta tescilledi.

Silahlı terör örgütünden tutuklanan Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca’ya bu iddiayla ilgili tek bir delil gösterilemedi.

2010 yılında çekilmiş bir diziden dolayı suçlanan insana, 2013 yılında yapıldığı iddia edilen ve yasadışı elde edildiği mahkemelerce tescillenmiş bir konuşmayı delil olarak göstermeye kalktılar.

Üstelik savcının dosyadan çıkardığı bu sahte delile dayanarak hakim tutuklama kararı verdi.

2010’daki bir suçlamayı 2013 yılındaki (üstelik hukukun delil kabul etmediği) illegal elde edilmiş telefon konuşmasına dayandırmak, sanırım dünya hukuk tarihine bir skandal olarak girdiği kadar dünya komedi tarihine de geçmiştir.

Hizmeti aklamak ve masumluğunu dünyaya ilan etmek için bir plan yapılsa ancak bu kadar olabilirdi.

Aylarca iftira attığınız insanlar, tertemiz olduklarını bütün dünyanın huzurunda şimdi hal dilleriyle ispatlıyorlar.

Terör örgütü dediğiniz insanlar, günlerce dünya demokrasi tarihine geçecek bir demokratik tepki ortaya koydular. Ne bir taşkınlık yaptılar, ne bir kamu malına zarar verdiler, ne de bir kişiyi rahatsız ettiler.

Eylem yaptıkları alandaki çöpleri bile toplayarak oradan ayrıldılar.

Günlerce slogan attılar ama hakaret, küfür, kötü söz ağızlarından çıkmadı.

Kur’an okudular, cevşen okudular, uğradıkları haksızlık ve zulme karşı Allah’tan yardım istediler.

Siz ne yaptınız ?

Karşılarına tomaları, gaz bombalarını yığdınız, bu insanlara müdahale ettiniz.

Bütün dünya bunu gördü.

Sayenizde herkes bir yıldır şeytanlaştırmaya çalıştığınız insanların yiğitliklerini gördü.

Sayenizde bütün dünya kimin zalim kimin mazlum olduğunu anladı.

Yürüdükleri yolun doğruluğuna inananlar hapse girmekten korkmaz.

Proje mahkemelere meydan okuyarak savunma yapmayı reddeden ve hakimin yüzüne “bir gün benim olduğum yerde sen olacaksın” diyen Hidayet Karaca, cesareti ve zalimin karşısında eğilmeyen duruşuyla tarihe geçti bile.

Paralel yalanınız her geçen gün çöküyor.

Kabul edin.

Büyük hata yaptınız.

El için kuyu kazarken kendiniz düştünüz.."
<< Önceki Haber Medyaya darbe operasyonunun çöküşüne siz de şahit olun Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER