Kanser teşhisinde parça alma çilesine son

Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Tıp Fakültesi Biyofizik Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Murat Canpolat tarafından geliştirilen optik biyopsi tekniği sayesinde kanserli hücreler


vücuttan operasyonla parça alınmadan anında teşhis edilmeye başlandı. Antalya Teknokenti'nde SpektraPath adlı şirketi de kuran Doç. Dr. Murat Canpolat, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ABD'nin Los Alamos kentinde kanserli hücreler üzerinde başladığı çalışmalarını Antalya'da sürdürdüğünü bildirdi. Los Alamos'ta dünyanın en büyük laboratuvarlarından birinde çalıştığını ve bu sürede kanser hücresi üzerine lazer ışığı gönderip yayılımına baktıklarını anlatan Canpolat, bu işlem sırasında meydana gelen ışın spektrumunda normal hücre ile kanserli hücreleri birbirinden ayırt ettiklerini ifade etti. Los Alamos'taki çalışmaların tamamının dışarıdaki kültür hücreleri üzerinde yapıldığını belirten Canpolat, daha sonra bu laboratuvardan ayrılarak Florida kentinde kurduğu şirkette, aynı sistemi doku üzerinde kullanmayı denediğini ve başarılı olduğunu dile getirdi. Geliştirdiği sistem için ABD'den patent aldığını anlatan Canpolat, sistem sayesinde kanser şüphesi bulunan kişilerin vücudundan operasyonla parça alınmasına gerek kalmayacağını vurguladı. Sistemi rahim ağzı ve deri kanseri için teşhis, beyin kanserinde de kanserli dokunun sınırlarını belirlemede kullandıklarını anlatan Doç. Dr. Canpolat, ''Sistem aslında bütün kanser türleri için kullanılabilir. Ancak hepsi için ayrı ayrı çalışmak gerekiyor. Çünkü doku yapıları, ışın etkileşimleri farklı olabiliyor'' dedi. AÜ Tıp Fakültesi'nde rahim ağzı kanseri teşhisi konan 60 hasta üzerinde deneyler yaptıklarını anlatan Canpolat, şöyle konuştu: ''Rahim ağzı kanserinde dokudan hücre alınıp, patolojiye gönderiliyor. Hücrede kanser belirtisi varsa, biyopsi yapılıyor. İleri boyuttaysa ameliyata alıyorlar. Bu pahalı bir süreç. Patologlar araya giriyor, zaman kaybediliyor. Biz bu hastalarla ilk aşamada hastaya dokunmadan çalıştık. Biyopsi yapılan hastalardan alınan parçalar üzerinde patolojiye gitmeden önce optik biyopsi tekniği ile ölçüm yaptık. Kendi sonuçlarımızla patoloji sonuçlarını karşılaştırdığımızda yüzde 91,6 başarılı olduğumuzu gördük. Kullandığımız sistem tamamen güvenilir ama yeni bir sistem olduğu için henüz üzerindeki çalışmalar sürüyor. Bu kanser türünün tespitinde yüksek doğruluk oranıyla çalıştığımızı ispat edersek, bunun devlete büyük faydası olur, çünkü bu sistemle maliyeti de düşürüyoruz.'' Doç. Dr. Murat Canpolat, optik biyopsi tekniğinin bir diğer avantajının da sonucun hemen alınması olduğunu söyledi. Normal sistemde sonuçların bir hafta içinde ancak alınabildiğini hatırlatan Canpolat, bu süre içinde hastanın psikolojik olarak çok zor bir dönem geçirdiğini, sonuçta ise yüzde 70'lik bir bölümün kanser olmadığını öğrendiğini vurguladı. Patoloji sonuçlarının çıktığı bir hafta sonunda eğer kanser görülmemişse kişinin gereksiz yere operasyon geçirdiğini ifade eden Canoplat, optik biyopsi sayesinde kişilerin ameliyat izlerinden de kurtulacaklarına işaret etti. Doç. Dr. Murat Canpolat, sistemin bir spektrometre, fiberoptik kablolar ve dizüstü bilgisayardan oluştuğunu, bu yüzden taşınmasında da sorun bulunmadığını dile getirdi. AA
<< Önceki Haber Kanser teşhisinde parça alma çilesine son Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER