Sekiz uluslararası basın örgütü hükümete seslendi

Dünyaca saygın sekiz uluslararası basın kuruluşu, seçim öncesi yaptıkları Türkiye ziyaretine dair hazırladıkları raporda, gazetecilere yönelik saldırıların, medya organlarına baskınlar ve el koymaların demokrasiyi tehdit ettiği belirtildi. Demokrasinin güvence altına alınması için bu baskıların sonlandırılması istendi.

Sekiz uluslararası basın örgütü hükümete seslendi

120'den fazla ülkede üyesi bulunan köklü basın kuruluşlarından Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI), seçim arefesinde dünyanın muteber 7 medya ve ifade hürriyeti örgütüyle birlikte Türkiye'ye gerçekleştirdiği acil basın özgürlüğü misyonuna dair raporu açıkladı. Türkiye'de medya özgürlüğü alanında kötüye gidişin ortaya konduğu raporda, medya üzerindeki baskının demokrasiyi tehdit ettiğine dikkat çekildi. Demokrasinin güvence altına alınması için basın ve ifade özgürlüğü konusunda hızlı ve sürdürülebilir gelişmelerin zorunlu olduğu belirtildi. Raporda, “Gazetecilerin üzerindeki baskı kamu yararına özgür ve bağımsız bir şekilde gazetecilik yapılmasını etkilemektedir. Gazetecilerin işlerini yapmasını engelleyen bu baskıların bir an önce sonlandırılmasını talep ediyoruz.” denildi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a da, ‘Medya sahiplerine doğrudan baskı uygulamalarına ve gazetecilere hedef olan olumsuz ve düşmanca söylemlere son verin' çağrısı yapıldı. Tutuklu gazetecilerin serbest bırakılması talebinde bulunan misyon, Türkiye'de çalışan gazetecilerden de haksızlığa uğrayan meslektaşları ile daha güçlü bir dayanışma göstermelerini istedi.

42 sayfalık raporda medya kurumlarına ve gazetecilere karşı fiziksel saldırılar, medya organlarına yapılan baskınlar ve el koymalar, gazetecileri doğrudan hedef alan söylemler, bağımsız medyayı ve hükümeti eleştirenleri hedef alan anti-terör yasalarının ciddi endişe oluşturduğu ifade edildi. Aynı şekilde gazetecilerin devam eden tutukluluk halleri, yabancı gazetecilerin sınır dışı edilmesi, uydu ve dijital platformların iktidara muhalif medyanın yayınlarını kesme kararlarının da basın örgütlerini endişelendiren diğer konular olduğuna yer verildi. Seçim gecesi yayımlanan raporda gazetecilere yapılan baskıların seçmen yeteneğini olumsuz bir şekilde etkilediğine işaret edildi.

Raporun giriş yazısını kaleme alan IPI Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Markus Spillmann, Meclis'te grubu bulunan dört partinden üçüyle görüşen basın özgürlüğü misyonunun, AK Parti temsilcileri ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile görüşme taleplerinin ise karşılık bulmadığını hatırlattı. IPI ile birlikte Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ), Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF), Uluslararası Gazeteciler Federasyonu (IFJ), Avrupa Gazeteciler Federasyonu (EFJ), Article 19, Index on Censorship (Sansür Endeksi) ve Ethical Journalism Network'ün (Etik Gazetecilik Ağı) temsilcileri Ankara ve İstanbul'da Zaman ve Hürriyet gazeteleri dahil çeşitli medya organlarını da ziyaret etmişti.

Uluslararası örgütler, metnin son kısmında da mart ayında ‘Demokrasi Risk Altında' raporunda basın üzerindeki baskıların kalkması adına yapılan tavsiyelerin hükümet tarafından önemsenmediğine dikkat çekti. Koza İpek Grubu'na yapılan operasyon, gazeteciler Mehmet Baransu, Barış İnce, Hasan Cemal, Bülent Keneş ve Can Dündar'a açılan davalar, Hürriyet'e yapılan saldırılar hatırlatıldı. Koza İpek Medya Grubu'na kayyum atanmasına üzülerek şahitlik edildiği ifade edildi.

Raporda iktidara yapılan çağrılar şöyle:

SANSÜR SON BULMALI

Son olarak Hürriyet'i ve köşe yazarı Ahmet Hakan'ı hedefleyen saldırılar da dahil olmak üzere gazetecilere ve medya kuruluşlarına saldırılar eksiksiz ve şeffaf bir şekilde soruşturulmalı ve gazetecilere yönelik saldırıların cezasız kalması engellenmeli.

Kamu yararı ve kamuoyuna malum kişilere ilişkin haberlerde anti-terör yasalarının suistimal edilmesinin önüne geçilmeli.

Hakaret ve iftira sebebiyle cezai yaptırım öngören yasalarda reforma gidilmeli, özellikle cumhurbaşkanına uluslararası standartlarla çelişen bir koruma getiren TCK 299. maddenin gazetecileri hedef alacak şekilde kullanılması sonlandırılmalı.

Devlete ait medya kuruluşlarını siyasi baskıdan kurtarmalı, çoğul ve farklı kaynaklardan bilgi sunan bir kamu yayın hizmetine geçilmesi sağlanmalıdır.

Eleştirel gazetecilere baskı uygulamak için vergi denetçileri gibi devlet kurumlarının kullanılması son bulmalıdır.

Kamu yararını içeren konularda yayın yasağı uygulamasına son verilmeli.

Bazı yayın kuruluşlarının uydu ve online platformlardan yayınlarının durdurulması gibi uygulamalar son bulmalı.

Online içeriklerin ve web sitelerinin sansürlemesinden, sosyal medya hesaplarının kapatılmasından kaçınılmalıdır.   

Gazetecilik faaliyeti ile bağlantılı cezaevinde bulunan tüm gazeteciler serbest bırakılmalı. Tüm keyfi tutuklamaların ve yabancı gazetecilerin sınır dışı edilmesi sonlandırılmalı.

ERDOĞAN'DAN TALEPLER

-Eleştirel yayın yapan medya organlarının sahiplerine ve yayın yönetmenlerine doğrudan baskı uygulamaya son verin.

-Gazetecileri hedef alan olumsuz ve düşmanca söylemleri sonlandırın.

-Sizi eleştirenleri susturmak için hakaret davalarını kullanmaktan vazgeçin, adınıza bu davaları açmak isteyenlere bundan kaçınmaları için çağrıda bulunun.

ZAMAN
<< Önceki Haber Sekiz uluslararası basın örgütü hükümete seslendi Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER