Denizi ilk kez Van’da gördüğünü söyledi Gandhi.. Van Denizi!... Bunu duyan Erdoğan, ‘Van münüt!.., Van, deniz değildir, göldür...’ dedi.. Başbakanın bir kabahati yoktu... Zira ilkokuldan itibaren hepimize öğretmişlerdi; Türkiye’nin en büyük gölü hangisidir?... Van... Size de öyle öğrettiler, değil mi?.. Meğer yokmuş öyle bir şey!... Van göl değil, denizmiş!... Gandhi’nin defolarını örtmek ve her falsosunu düzeltmekten sorumlu CHP medyasının doyurucu ve bilimsel açıklamaları sayesinde öğrendik gerçeği!... Özellikle Hürriyet ve Vatan’a teşekkür etmek lazım!.. Bu konuda oldukça mahirler!... Anlattılar işte; bölge halkı Van Denizi dermiş, Gandhi halk dilini kullanarak ne kadar halkçı olduğunu göstermiş.., falan filan.. Tartışmalara Yüzüncü Yıl Üniversitesi’nden bir öğretim görevlisi de katıldı.. Aslında ‘Van Denizi’ de doğru değilmiş.. Tarihteki adı Tatvan Denizi’ymiş.. ‘Süleymaniye Kütüphanesi’nde bu konuyla ilgili el yazması belge bulundu..’ diyor YYÜ’nin hocası.. Yahu insan şimdi merak ediyor: acaba milyonlarca yıl önce kıtalar ayrılırken Van Denizi Gölü.., ya da Van Gölü Denizi var mıydı?!.. Var idiyse, göl müydü, deniz miydi?!!.. Adı neydi?.. Van mı yoksa Tatvan mı?!.. Prehistorik dönemi bir kenara bırakırsak, aslında bu konuda uzman bir siyasetçimiz var.. Ona bir sormak lazım... Kim mi?.. Kim olacak, Demirel... Çoğunuz bilirsiniz ama bilmeyenler için özetleyelim.. Ege krizi sürerken Demirel’e gazeteci sorar; Sayın Başbakan.., Yunanistan, Ege Denizi’nin bir Yunan gölü olduğunu iddia ediyor.. Cevabınız ne olacak?.. Demirel o tarihi cevabı verir; ‘Ege Yunan gölü değildir.. Ege bir Türk gölü de değildir… Binaenaleyh Ege zaten göl değildir!... Onun için Demirel için ‘bu konuda uzman’ dedim.. Herneyse, farzedin ki Demirel seçim gezisi için Van’a gitmiş.. Ve o arada, göl-deniz polemiği yaşanıyor... Biri çıkıp Demirel’e; Efendim, Van göl müdür, deniz midir? diye sorsa, nasıl bir cevap alırsınız?.. Durun!.. Ben biliyorum ne diyeceğini; ‘Efendimm, Van cografii bakhımdan göldürr.. Hem de ülkenin en böyük gölüdürrr.. Ama yöre halkı için uçsuz bucaksız denizdir... Mesele göl ya da deniz meselesi değildirr.. Van İngilizce lügâtında (one) bir demektirr.. Binaenalyh, Van birinci sınıf bir ildirr.. Ülkenin en gıymetli birinci ilidir!... ( Ee, seçim gezisi bu.. Konuşan da Demirel!..) Biz yine dönelim Gandhi’ye... Göl, deniz derken insanın aklına neler geliyor... CHP lideri ‘Baykal Gölü’ne gitse ne der acaba?... Öyle ya çok büyük ve derin bir göl... ‘Baykal Gölü’ mü yoksa ‘Baykal Deniz’i mi?... Baykal Deniz’i !..... Deniz Baykal!!!... O da ne? ‘Van Denizi’nden ‘Deniz Baykal’a geldik!... Fesüphanallah!.. Yoksa bu göl-deniz polemiği bir işaretti de biz mi algılayamadık?!... Şöyle geriye dönüp bakıyorum da, bizim gaf zannettiğimiz şeyler acaba ‘Gandhi şifreleri’ miydi?... Hepsi birer işaretti, şifreydi belki de... Örneğin ‘Lefter çok iyi bir kaleci olduğu için ben de Fenerbahçeli olmuştum..’ demişti... Gazeteci ‘Lefter kaleci değil, golcüydü..’ deyince de, ‘sanırım bir ara yapmıştı..’ diye karşılık vermişti Kılıçdaroğlu... Biz de maytap geçmiştik.. Şimdi düşünüyorum da nereden biliyorduk Lefter’in sadece golcü olduğunu!.. Belki o zamanlar golcüler, arada sırada kaleye geçip kalecilik yapıyorlardı... ( Yüzüncü Yıl Üniversitesi’ndeki Hoca’ya sormak lazım.. Bununla da ilgili belge var mı diye!..) Üstelik adamın adı Lefter... Yani?.. Left-er... Solcu.. Muhtemelen CHP’li!... Gandhi şu mesajı vermiş olabilir... Yeni CHP statükoculuğundan vazgeçmez belki ama demokratlarla, muhafazakarlarla, liberallerle, halkla yan yana gelebilir!... Yani ‘Yeni CHP’ her mevkide oynar!!... Lefter gibi!!... Referandumda oy kullanamadı diye kafa bulmuştuk.. Halbuki sandığa gitmemiş, referandumu gizlice boykot etmiş böylece BDP’ye destek vermişti.. Biz anlayamamıştık!... Alın size CHP’den ‘gizli Kürt açılımı!...’ Yukarı çıkan yürüyen merdivenlerden aşağı doğru inmeye çalışıyor diye çok gülmüştük.. Mesajı doğru okuyamadık sanırım... Halkçı bir proje üretti (merdiven açılımı!..), lakin biz farkına varamadık.. Gandhi yine garip gurabayı düşünmüş olmalı!.. ‘Eyy vatandaş.., AKP sizi fakirleştirdi, yoksulluk dizboyu!.. Sizin burjuvazi gibi ‘koşu bandı’ alma imkanınız yok.. Siz de formda kalmak için kamuya açık alanlardaki yürüyen merdivenlerden faydalanın... İnen merdivenden çıkın, çıkan merdivenden inin ki, iktidar halinden utansın!.... Biz iktidara gelirsek her aileye bir ‘koşu bandı’ vereceğiz!!... ... Dedim ya, bizim gaf zannettiklerimiz acaba gerçekten ‘Gandhi Şifreleri’ miydi?.. Van Denizi deyip geçmeyin.. Belki de seçim kampanyasının en baba sloganını üretmek için Van Denizi polemiğini başlatmıştır Kılıçdaroğlu… Yarın öbür gün seçim meydanlarında söyler; ‘Biz iktidara gelirsek ülkedeki tüm gölleri deniz yapacağız!!..’ Ondan sonra gelsin oylar!.. ‘Yok artık..’ demeyin.. Yapar mı yapar!.. Zira onun adı Kemal!!!...