KARS (A.A) - Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, Biz bu ülkenin, bu coğrafyanın gençliğinin, annesinin dilinden duyduğu ilk ninninin dili ne olursa olsun, tek vatan, tek devlet, tek bayrak ve tek devlet inancıyla Türk bayrağının gölgesi altında milletimizin dirliği ve birliği istikametinde çalışacak, sağlam bir geleceğin mimarları olmasını arzu ediyoruz dedi.
     Bakan Kılıç, Bayraktepe Kayak Merkezinde bir otelde düzenlenen Türkiye Şehitleriyle Yürüyor anma programında yaptığı konuşmada, yarın yapılacak yürüyüşle Sarıkamış Şehitlerinin anılacağını belirterek, Kahraman Türk askerini temsil eden Türk Silahlı Kuvvetleri ile sınırlarda ve şehirlerde milletin güvenliğini korumak için canını dişine takan polisle ve bütün güvenlik güçleriyle birlikte kar kalınlığı bir metreyi bulan Allahuekber Dağlarında şühedanın ayak izine yüzlerini süreceklerini söyledi.
     Sarıkamışta donarak şehit düşen askerlerin sayılarının tam olarak bilenemediğini belirten Kılıç, şunları kaydetti:
     90 bin diyen var, 60 bin diyen var, 70 bine yakındı diyen var, 70 binden az değildi diyen de var. Ama 60 binin altında olduğunu bugüne kadar ben de sizler de rastlamadık. 60 bin ile 90 bin arasında, belliki pek çoğu sessiz kalan dağda bulunanlar onlar da yarın şehadet şerbetini içtikleri kar yığınlarına ayak izlerinin kaldığı o toprağa bizler yüz sürdüğümüzde muhtemeldir ki ruhları cennette Allah katında huzuru bir kere hissetmiş olacaklar. O son nefeslerinde nefesleri donarken, ağızlarından çıkan buğunun donduğu anda bile ellerinden düşürmedikleri milletimizin birliğini temsil eden mübarek Türk bayrağımızı donma pahasına dik tutma fedakarlığını bir kere daha hissedecekler.
    
     -Yazlık kıyafetlerle Allahuekber Dağlarında ne işleri vardı- diyenler var-
    
     Sarıkamışta söz konusu vatan olduğunda, söz konusu bayrak olduğunda, söz konusu milletin birliği ve dirliği olduğunda aldığı emri sorgulamayan askerlerin bulunduğunu vurgulayan Bakan Kılıç, şöyle konuştu:
     Zaman zaman üzülüyorum. Emri sorgulasalardı diyenler var. Yazlık kıyafetlerle Allahuekber Dağlarında ne işleri vardı- diyenler var. Çantasında erzağı olmadan o dağlara ne akılla gittiler- diyenler var. Bunu diyenlerin aklına şaşıyorum. Şaşılacak olan Allahuekber Dağlarında aldığı emirle harekete geçen 90 bin askerimizi değildir. Emri sorgulamadan milleti ve bayrağı için harekete geçen şühedanın adete şehadet şerbetini içmeyi bile onlara çok gören bugünkü bazı kısır, saçma ve millilik ruhundan uzak olan kişileredir şaşkınlığımız.
    
     -Sarıkamışta Çanakkale var-
    
     Tarihin her zaman akılla, mantıkla, tarihin her zaman matematikle hareket edenlerin kazandığı bir saha olmadığını anlatan Kılıç, şöyle devam etti:
     Çoğu zaman imana bakmak lazım. Vicdana bakmak lazım. Bizi biz yapan ayakta tutan değerlere bakmak lazım. Sarıkamışta da bu vardı, Çanakkalede de bu vardı. Dumlupınarda da bu vardı. O yüzden biz Gençlik Şühedanın izinde diyerek bu yıl 10 bin gençle Sarıkamıştaki bu ruha ortak olmaya, içinde olmaya gayret ettik. 100 yıl öncesini hatırlamayan bir milletin 100 yıl sonrasını inşa edebilmesi mümkün değildir. Yakın geçmişini idrak edemeyen nesillerle yakın geleceği inşa edebilmek mümkün değildir. Biz bu ülkenin bu coğrafyanın gençliğinin, annesinin dilinden duyduğu ilk ninninin dili ne olursa olsun, tek vatan tek devlet, tek bayrak ve tek devlet inancıyla Türk bayrağının gölgesi altında milletimizin dirliği ve birliği istikametinde çalışacak, sağlam bir geleceğin mimarları olmasını arzu ediyoruz. Bu inançla ve bu şuurla yollara dökülüyoruz. Sarıkamışta Samsun var, Rize var, Trabzon var. Sarıkamışta Sivas var, Konya var, Erzurum, Diyarbakır var. Sarıkamışta Çanakkale var, Dimetoka var, Balkanlar var.
     Konuşmaların ardından, Diyanet İşleri Başkanlığı Tasavvuf Musikisi Korosu tarafından ilahi dinletisi yapıldı.
     Bu arada, programa Jandarma Genel Komutanı Bekir Kalyoncu, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Kılıçlar, Kars Valisi Eyüp Tepe, Ağrı Valisi Mehmet Tekinarslan, Erzurum Valisi Sebahattin Öztürk, Iğdır Valisi Ahmet Pek ve diğer yetkililer katıldı.
     (Bitti)
    
     Muhabir: Çağlar Sefertaş / Ayşe Yıldız
     Yayıncı: Erdem Gültekin