BURSA (A.A) - Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Türkiyede 9 yerde daha yeni restorasyon ve konservasyon merkezi kuruyoruz, kadrolu, doğrudan Bakanlar Kurulu kararıyla. Böylece Türkiye sathında 10 yerde konservasyon ve restorasyon merkezimiz olacak. Uzmanlarımız, tüm altyapısı hazır olmuş bir şekilde çalışacaklar dedi.
     Günay, İznik ilçesinde, Lefke Kapı, Yeşil Cami, İznik Müzesi ve kazı çalışmaları devam eden İznik Antik Roma Tiyatrosunda incelemelerde bulundu. Günayı ilçe girişinde Bursa Valisi Şahabettin Harput, İl Emniyet Müdürü Ali Osman Kahya, İznik Kaymakamı Nurettin Kakillioğlu, İznik Belediye Başkanı Kadri Eryılmaz, AK Parti İl Başkanı Sedat Yalçın ve diğer yetkililer karşıladı.
     İznikin Roma döneminden kalma 3 tarihi kapısından biri olan Lefke Kapı ile ilgili yetkililerden bilgi alan Günay, buranın restorasyonuyla ilgili çalışmalarının hazır olduğunu belirtti. Günay, restorasyon çalışmalarına başlamak için mahkeme kararı beklediklerini ifade ederek, şunları söyledi:
     Lefke Kapı çevresinde restorasyon çalışmamız var. Projemiz hazır, uygulama ihalesi için surlar üzerindeki yapıların kamulaştırılması kararını bekliyoruz mahkemeden. Paramız yatırılmış vaziyette ama yaklaşık 2 yıldır mahkeme bu surlar üzerindeki iki yapıyla ilgili bir karar verecek. Bunu kamuoyunun bilgisine sunmak istiyorum. Ekim ayında galiba bir duruşma var. Karar çıktıktan sonra biz parası hazır olan bu yapıların parasını verip bu projenin uygulama ihalesini yapacağız ve bu mekanı İznike ve Türkiyeye armağan etmeye çalışacağız. Ama bir an önce hakkaniyete uygun bir kararın verilmesini bekliyoruz.
     Daha sonra Günay yaya olarak, yapımına 1378 yılında yapılan ve 1391 yılında ibadete açılan Yeşil Camiine geldi. Caminin giriş kapısının üzerindeki hoparlörlerin çirkin görüntü oluşturduğunu belirten Günay, Bu hoparlör, kablo, mikrofon... Camilerimizi ne olur bunlardan temizleyelim. Caminin üzerine bunlar yapılmaz. Camiye takvim asıyorlar, yok mikrofon asıyorlar. Yani bunlara dikkat edelim diye konuştu.
     Günay, Yeşil Camiindeki incelemelerinin ardından restore edilerek İznik Müzesi olarak düzenlenen 1388 yılında yapılmış Nilüfer Hatun İmarethanesine geçti.
     İznik Müzesinde sergilenen eserlerle ilgili bilgi alan Günay, gazetecilere yaptığı açıklamada, İznik Müzesi ile ilgili de restorasyon çalışmalarının bulunduğunu belirtti.
     Günay, İznik Müzesindeki tarihi eserleri muhafaza altına aldıklarını, restorasyon çalışmalarının da muhtemelen ekim ayında başlayacağını vurgulayarak, Bu tarihi binaya, bu imaret binasında daha çok Türk İslam eserleri çinilerimiz sergilenecek. İlave olarak yapacağımız yeni müzeye de arkeolojik eserlerimizi alacağız ve buradaki bütün eserler yeni baştan bir restorasyon görecek dedi.
    
     -9 ile restorasyon ve konservasyon merkezi-
    
     Şu anda Türkiyede Bakanlar Kurulu kararıyla açılmış sadece İstanbulda bir restorasyon ve konservasyon merkezi laboratuvarı bulunduğunu anımsatan Günay, devrim niteliğinde bir adım atılarak 9 ile daha restorasyon ve konvervasyon merkezi laboratuvarı kurulmasına yönelik kararın geçen haftalar içinde Bakanlar Kurulundan çıktığını bildirdi.
     Günay, bazı müzelerin kendi imkanlarıyla kurdukları özel laboratuvarlar ve konservasyon merkezlerinin bulunduğunu kaydederek, şöyle devam etti:
     Şu anda bizim sadece İstanbulda bir restorasyon ve konservasyon merkezimiz, laboratuvarımız var. Biz bütün Türkiyeye oradan hizmet vermeye çalışıyoruz. Türkiyede 9 yerde daha yeni restorasyon ve konservasyon merkezi kuruyoruz, kadrolu, doğrudan Bakanlar Kurulu kararıyla. Böylece Türkiye sathında 10 yerde konservasyon ve restorasyon merkezimiz olacak. Uzmanlarımız, tüm altyapısı hazır olmuş bir şekilde çalışacaklar. Yani bir eserin restorasyon işi için alıp İstanbula kadar gelmek, günlerce sıra beklemek zorunluğundan kurtulmuş olacağız. Bu da tarihi eserlerin ki, hangi dönemden kalmış olursa olsun, isterse bir İznik çinisi olsun, isterse bir Frig mezar taşı olsun hepsine daha yerinde, zamanında ve konuyu çok iyi bilen uzmanlarıyla müdahale etme konusunda bakanlığımız çok önemli bir girişim yaptı.
     Aralarında Bursanın da bulunduğu 9 yeni restorasyon ve konservasyon merkezi ile ilgili kadro beklediklerini vurgulayan Günay, bu merkezlerin 2013 yılında açılmasını hedeflediklerini belirtti.
     Günay, geçen yıl Sırbistandan çok sayıda özellikle İznikte basılmış Nicea sikkeleri ve madeni paralar aldıklarını anımsatarak, bu eserleri de teşhir tanzimi için İznik Müzesine göndereceklerini anlattı.
     İznik Müzesi çıkışında bir kadın, Bakan Günayın yanına yaklaşarak, Şişman sanatçılarla ilgili görüşünüz nedir- sorusunu yöneltti. Bakan Günayın, Arkadaşlar gündemi değiştirmeyin ifadesi üzerine, kadın, Ama siz öyle söylemişsiniz, o yüzden soruyorum dedi. Bakan Günay, bunun üzerine, Her şeyi teker teker mi söyleyeyim. Bu konuyla ilgili konuşmayacağım yanıtını verdi.
     İznik Kaymakamı Nurettin Kakillioğlu, İznik Antik Roma Tiyatrosu önünde Günaya Osmanlı kaftanı şeklinde yapılmış İznik çinisi hediye etti. Günay, Ama bunu giyemem ki ben diye espri yaparak, son günlerde hediye alışverişiyle ilgili gündem oluştuğunu anımsattı. Hediye için teşekkür eden Günay, Hediye almak da vermek de bir gelenektir ama yeri ve zamanı var dedi.
    
     -Batı medeniyetinin bıraktığı başka tortular da var-
    
     Bakan Ertuğrul Günay, kazı çalışmaları devam eden Antik Roma Tiyatrosunda da incelemelerde bulundu.
     Kazı çalışmalarının geçen yıl kasım ayından bu yana devam ettiğini anımsatan Günay, Uludağ Üniversitesi ve çeşitli üniversitelerin uzmanlarının burada çalışmalarını sürdürdüğünü söyledi.
     Günay, antik tiyatrodan kamyonlarca toprak ve kalıntı çıkarıldığına işaret ederek, Temizleme sırasında 1992 yılına ait kola kutusu bulundu. Batı medeniyetinin özellikle buralardan geçtiğine dair kalıntılar bulundu. Batı medeniyetinin sadece bıraktığı kola kutusu olsa biz onu temizleriz ama batı medeniyetinin bıraktığı başka tortular da var. Onsuz olmuyor, hem onunla da olmuyor dedi.
     İster üniversite kazısı, ister müze kazısı olsun herhangi bir heyet tarafından büyük bir aşkla sevinçle ve bilimsel ciddiyetle yapılan bütün kazılara kaynak bulduklarını dile getiren Günay, Bütün gücümüzü sarf ediyoruz, kaynak buluyoruz. Eskidendi o 50 liraya 100 liraya kazı yapılan dönemler ifadelerini kullandı.
     Bir gazetecinin, Yurtdışına kaçırılıp tekrar Türkiye getirilen Yenişehir Sinanpaşa Camiinin çinilerinin yeniden Yenişehire kazandırılması mümkün mü- sorusuna Bakan Günay, Sinanpaşayı rüyamda gördüm. Bana, Çalınmayacak bir yerde onları koru dedi yanıtını verdi.
    
     -İznik ile Cordoba arasında kardeşlik köprüsü-
    
     Günay, İznikin Osmanlı ve Selçuklu medeniyeti açısından çok özel ve önemli bir yer olduğunun altını çizerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
     İznik Roma dönemi açısından da, Hristiyanlık dönemleriyle ilgili de İncillerin burada mütala edilip Hristiyan mezheplerinin teorisinin bir anlamda temellerinin atıldığı bir önemli alan. Buna benzer dünyada çeşitli dinlere ev sahipliği yapmış özel bir medeniyet merkezi daha var, o da ispanyanın güneyi, Cordoba çevresi. Sayın başbakanımızın da eş başkanlığını yürüttüğü Medeniyetler İttifakının özel bir projesi var. Cordoba ile İznik arasında bir Medeniyetler Kardeşliği Köprüsü oluşturmak konusunda bir proje var. Türkiyedeki sorumlusu profesör Bekir Karlağ arkadaşım. Şu anda ispanya bir miktar oradaki çalışmaları ekonomik gerekçelerle sanırım biraz zamana yaydı ama biz bu işbirliğini sürdüreceğiz ve İznik ile Cordoba arasında medeniyetler ittifakı çerçevesinde bir kültür turizmi köprüsü kurulmasına özel önem vererek bunu sonuçlandırmaya çalışacağız.
     Uludağ Üniversitesi Senatosunun tarihi eserlerin hem yerinde korunması hem de yurtdışından getirilmesi ile ilgili, bakanlık adına kendisine, onursal profesörlük unvanı verilmesiyle ilgili karar aldığını belirten Günay, Gıyaplarında çok teşekkür ediyorum. Uygun zamanda inşallah bu konuyla ilgili Uludağ Üniversitesine geleceğim dedi.
     Bakan Günay, İznikteki temaslarının ardından Balıkesire geçti.
    
     Muhabir: Vedat Yücebaş
     Yayıncı: Doğan Sarıtaş