Yunan siyasetçiler ve ekonomistler, referanduma giden kriz süreci anlattı(Özel)


Yunanistan Parlamento Başkan Yardımcısı ve Atina Siriza Milletvekili Yannis Balafas ve Yunanistan Parekande Şirketler Birliği Başkan Vekili ve Dışişleri Bakanlığı eski Uluslararası Kalkınma İşbirliği Genel Müdürü Dr. Antonis Zairis, ülkedeki son gelişmeleri Cihan Haber Ajansı'na (Cihan) yorumladı. Yarın yapılacak referandumda Balafas 'hayır', Zairis ise 'evet' diyeceğini açıkladı.

DEVLETÇİ YAPI VE İSRAF KRİZİ GETİRDİ

Yunan analistler, ülkeyi iflasa sürükleyen en önemli nedenlerin başında eski hükümetlerin hatalarını gösteriyor. Onlarca yıl siyasetçilerin vatandaşlara müşteri (seçmen) muamelesi yaptığını anlatan uzmanlar, kamuda torpille işe almalar, devamlı şişirilen devlet sektörü, rekabete girmekten kaçınan ekonomi ve düşük faiz ile tüketimin patlatılması gösteriliyor. Referandum sonrasına ilişkin senaryolar da ülkede yaşanan dramatik sahnelerin bir süre daha süreceğini gösteriyor.

Yunanistan ile kreditörler arasında süren 5 aylık müzakerelerin sonuçsuz kalması üzerine mali desteksiz kalan ülkede baş döndürücü gelişmeler yaşanıyor. Son bir hafta içerisinde 5 yıllık krizde bütün vatandaşları etkileyen gelişmeler yaşanıyor. Bunların başında bankaların kapatılması, nakit çekimine sınırlama konulması, IMF'ye borcun ödenmemesi, nakit çekimine 60 Euro'luk limit konulması geliyor.

DÜNYANIN GÖZÜ YUNANİSTAN'DA

Yarın yapılacak referandum sonrasına ilişkin siyasi ve ekonomik belirsizlik ile işlerin daha da içinden çıkılmaz hale dönüşme ihtimalinin yüksek olması herkesin yüreğini ağzına getiriyor.

Bu gelişmeleri dünyanın gözünün çevrildiği başkent Atina'da yüzlerce yabancı basın mensubu yerinde izliyor.

YUNAN PARLAMENTO BAŞKAN YARDIMCISI BALAFAS: KRİZİ KUCAĞIMIZDA BULDUK

Yunan Parlamentosu Başkan Yardımcısı ve iktidar partisi Siriza Atina Milletvekili Yannis Balafas, ilk defa iktidara gelen solun eski hükümetler tarafından biriktirilmiş kriz sorunlarını kucağında bulduğunu söyledi. Balafas, yoğun müzakereler sürecinde hükümetin tecrübesizliğin çok büyük problem teşkil etmediğini belirtti. Yannis Balafas şunları söyledi: "Biz çok berbat bir durum miras aldık. Çok zor. Önceki hükümetler, kemer sıkma programlarını hayata geçirdiler. Sanki bu politikaların hedefi, ülkede küçülme olsun diye uygulandı. Bu durgunluk değil küçülme getiren bir durgunluktu. Bu politikalar ülkeye küçülme getirsin diye hayata geçirildi. GSMH düşsün, işsizlik artsın, orta direk sınırlandırılsın ve baskı altına alınsın ve çalışan ve emeklilerin alım güçleri vs düşsün diye çalışıldı. 25 Ocak'ta 1,5 milyon işsiz, 3 milyon fakir, azalmış GSMH genel anlamda küçülen bir ekonomi devraldık. Çok zorluklarla karşı karşıya kaldık. Normal olan bir ülkeyi devralmadık. Küçülen bir ülkeydi."

"AVRUPA VE EURO'YU İSTİYORUZ"

Referandumun Avrupa ya da Euro için yapılmadığını ancak kreditörlerin önlemlerine verilecek cevabı ölçmek gerçekleşeceğini kaydeden Parlamento Başkan Yardımcısı Balafas, "Biz, ne kreditörlerin ültimatomunu kabul etmek ne de Euro'daki durumu zora sokmamak için halkın görüşünü soralım dedik. Müzakereler devam etsin ve sürdürülebilir bir çözüm ve uzlaşma bulunsun ama bu her daim Euro ülkeleri içerisinde olsun."

Atina Siriza Milletvekili Balafas, "Biz hiçbir durumda halkı bölmek istemiyoruz. Soru çok basit. Bu ültimatom önerilerini kabul ediyor musunuz? 'evet' ya da 'hayır'. Eğer bu önerilerin kabul edilerek hayata geçilmesi isternirse biz halkın bu görüşüne saygı duyacağız." dedi.

"HAYIR, DAHA İYİ BİR ANLAŞMA GETİRİR"

Referandumda 'hayır' oyu kullanılmasını isteyen Balafas, "Biz halktan, gerginlik olmadan Pazar günü gidip oyunu kullanmasını istiyoruz. Biz 'hayır' kullanarak yeni bir müzakere olanağının açılmasını istiyoruz. Güçlendirilmiş bir hükümet ile Euro içerisinde kalarak sürdürülebilir bir çözüm bulalım istiyoruz. Bu demokratik bir süreç. Yunanistan'ın yeri hem siyasi hem de hukuki olarak değişmez biçimde Euro bölgesi içerisindedir."

Yunan siyasetçi, "Referandumda hayır çıkması, daha özlü ve hızlıca tamamlanan müzakerelerin yolunu açacak. Uygulanabilecek bir çözüm olacak. Referandumdan sonra kısa bir süre içerisinde durumun normalleşeceğini öngörebiliriz." diyor.

"BANKALARIN KAPATILMASI BÜYÜK PROBLEM"

Bankaların kapatılmasının en büyük problem olduğunu belirten Atina Milletvekili Yannis Balafas, "Vatandaşlarımızı ve özellikle de emeklileri en çok rahatsız ve mağdur eden konu bu. Bizim tercihimiz değildi. Bizim tercihimiz ültümotamu kabul etmemek ve başka maceraları girmemek için referandum yapmak. Başka şekilde müzakereleri devam ettirmekti." savunmasında bulundu.

"HEDEF KISIR DÖNGÜYE GİRMEMEK"

Ülkenin yarından sonraki durumuna dair Balafas, "Ülkedeki ekonomik krizin sona ermesi, referandum sonucuyla da ilişkili. Hayır olursa başka sonuç olacak, 'evet' çıkarsa nasıl bir süreç olacağını resmedemem. Buna rağmen ülkenimizin yolu, daha iyi yarınlar, borçlanma ve küçülme kısır döngüsüne girmemesi yönünde olacaktır."

Yunanistan'ın yeri hem siyasi hem de hukuki olarak değişmez olarak Euro bölgesi içerisindedir.

"BARIŞ İÇERİSİNDE YAŞAMAYA DEVAM"

Türkiye'ye ilişkin mesajında Yunan Parlamentosu Başkan Yardımcısı Balafas, "Türkiye'yle dostluk, iyi komşuluk ilişkileri istiyoruz. Komşu ve dost Türk halkına ve siyasi güçlerine sıcak bir selam göndermek istiyorum. Zorluklara, problemlere ve bazen gerginliklere rağmen Doğu Akdeniz gibi zor bir bölgede barış içerisinde yaşamaya devam etmeliyiz. Tüm sorunların da barışçıl şekilde çözümünü isterim." ifadesine yer verdi.

Yunanistan Parekande Şirketler Birliği Başkan Vekili Dr. Antonis Zairis de Yunanistan'ın ekonomisinde yaşanan birikmiş sorunlara ve son gelişmleri yorumladı. Ulusal ve uluslararası 7 bin 500 mağazayı temsil eden kurumda yönetci koltuğunda oturan Zairis, Cihan'a konuştu. Yunan akademisyen Dr. Zairis, "Ekonomik ve toplumsal kriz, uzun yılların birikimidir. Yalnız 2008'den sonraki küresel krizin tetiklemesi değil, Yunan ekonomisinin uzun patalojik sorunlarının toplamıdır." diyor.

"SİYASİ SİSTEM VE HÜKÜMETLER KAMUYU ÇÜRÜTTÜ"

"Yaklaşık 40 yıldır çok sayıda hükümet, devleti modernize edemedi. Yapısal dönüşümleri gerçekleştirmekten kaçındı. Bunun sonucunu görüyoruz." diyen Zairis, belli başlı hataları ise şöyle sıraladı: "Kamu idaresi, sağlık sistemi, eğitim sistemi, adalet ve ekonomi sektörlerindeki değişikliklerin yapılamaması temel sorundur. Bütün bunlar birikti. Kolay borçlanma ile gelen tüketim de gerçekte ekonomik bir balondu." ifadelerini kullandı.

Üretime dayalı ekonomi modelini unuttuklarını belirten Dışişleri Bakanlığı eski Uluslararası Kalkınma İşbirliği genel müdürlüğü de yapan Zairis, "Büyüme ancak üretime, ihracata ve rekabetçi özel sektöre yaslanabilir. Ticaret ve hizmetler ekonominin kurtarılmasına yardımcı olabilir. Uzun dönemde Yunan ekonomisi, üretim sayesinde büyüme modeli temeline dayanabilir." diyor.

"DR. ZAİRİS: SEÇMENİ MÜŞTERİ GİBİ GÖRÜLDÜ"

Hükümetlerin seçmeni kamuda iş, torpil ve AB fonlarından yararlandırma vaatleri ile müşteri gibi gördüğünü anlatan ekonomist Dr. Zairis, siyasi sistemdeki çürümüşlük, kamuda rekabet, liyakat ve kalfiye gerektiği kadar dikkat edilmediği için ülkede sorunların çığa dönüştüğünü belirtti. Özel sektör ve kamu dışında kalan kesimlerin ihmal edilmesiyle hatanın ikiye katlandığını vurguluyor.

Zairis, şunları söylüyor: "Rekabetten uzak birikim sahibi olduk. Bu ihracat yapamamızın önünde engel oldu. İthale yüklendik. Ekonomik krize ilaveten bir de yapısal sorunlarımız da vardi. Devletin işleyişi ile alakalı. Burada önceki siyasi sistem yani önceki hükümetler de yardımcı olmadılar. Toplam yarara hizmet etmek yerine, müşteri (seçmen) odaklı çalıştılar. Kamuya memur alarak seçmenlerini memnun etme derdine düştüler. Kamunun dışında kalan kesimler ihmal edildi. Kamu çalışanlarına ayrıcalıklar sonuna kadar sağlandı."

"Özel sektör, üretiyor ve istihdam yaratıyor. Kamu sektörü ise safasını sürüyor." diyen Dr. Zairis, yeni tip kalkınma modelinin özel sektöre dayanması gerektiğini düşünüyor. "Kamuyu küçültürsek, serbest bırakılacak kaynaklar sağlıklı şirketlerin teşvik edilmesine gidecektir." ilavesinde bulunuyor.

YUNAN HALKI YARATICI VE YENİLİKÇİ

"Yunan halkının çok yaratıcı ve yenilikçi bir karekteri var. Avrupalılardan daha çok çalışıyoruz. Üretken ve hoşgörülü bir toplumuz." diyen Zairis, Almanya gibi bazı ülkelerde Yunan vatandaşlarının tembel oldukları konusunun bir algı çalışması olduğunu söylüyor. "Yurt dışında bulunan çok sayıda Yunan'ın başarılı olduklarını görebilirsiniz. Yunanlar üretiyor ve sıkı çalışıyorlar. Hükümetler bunu özel sekötürde değerlendiremedi. Kamu sektörünü büyütmeye yöneldiler." tespitinde bulunuyor.

"ÇİPRAS BAŞARISIZ OLDU"

Aleksis Çipras hükümetinin başarısız olduğunu söyleyen Zairis, "Herkes sol bir hükümeti destekledi. Ancak eskilerin yanlışlarına girdiler. Yeni bir şey sunmuyorlar. Müzakerelerde olduğumuz yerdeyiz." eleştirisinde bulundu.

Mevcut durumdan çıkışa dair Zairis, "Ortaklarımızın ne dediğini bırakalım. Ve biz ülke olarak ihtiyacımız olan reformları yapalım. Kamuyu değiştirelim. Üretken olması lazım. Kapalı olan meslekler var. Bunları serbest bırakalım. Ekonomiye 5 milyar Euro yıllık getirisi olur. Üçüncü taraflara vergilendirmeyi kaldıralım. Pazarımızı serbestleştirmeliyiz." diyor.

"ÖNLEMLER SERT BİLE OLSA KABUL EDELİM"

İnsanların psikolojilerinin berbat olduğunu ve umudun kaybolduğunu düşünen Zairis, "Yurt dışından nakit getirmek için bankaların açık olması lazım. Bunun için de iyi ve dengeli bir anlaşma yapmamız gerekiyor. Öneriler sert ama eğer gerekli reformları yapmış olsaydık ortaklarımızın ve piyasaların güvenini kazanacaktık." CİHAN
<< Önceki Haber Yunan siyasetçiler ve ekonomistler, referanduma giden kriz... Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER