Dink cinayetinde bir itiraf daha

Hrant Dink'in öldürülmesinde istihbarat yönünden ihmalleri olduğu iddia edilen iki jandarma görevlisinin yargılanmasına devam edildi.

Dink cinayetinde bir itiraf daha

Trabzon 2. Sulh Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tanık olarak Trabzon İl Jandarma Komutanlığında görevli Jandarma Başçavuş H.Y. ile jandarma uzman çavuş H.Ö.Ü. katıldı. H.Y, mahkemede verdiği ifadede, Trabzon'da 2003 yılında göreve başladığını söyledi. H.Y, 2006 yılının ağustos ayı içerisinde tarihi tam olarak hatırlamadığı bir günde, sabahları yapılan istihbarat değerlendirme toplantısı öncesi, Jandarma Astsubay O.Ş'nin kendisiyle bir konuda görüşmek istediğini söylediğini belirterek, ''Bana, Yasin Hayal'in bir saldırıda bulunacağını söyledi. Bunu, toplantıda gündeme getirmek istediğini vurguladı'' dedi. ''HRANT DEĞİL, 'KRANT' OLARAK BİLİYORDUK'' Toplantıda, konuyu kendilerinden önce o zaman İstihbarat Şube Müdürü olan M.Y'nin açtığını ifade eden H.Y, şöyle konuştu: ''Konu açılınca Alay Komutanımız A.Ö, 'konuyu özel görüşelim' diyerek konuyu kapattı. Daha sonra toplantı bitti. Toplantı bittikten 2-3 gün sonra O.Ş. ile görüşme imkanım oldu. Bu görüşmede O.Ş. olayı bana daha kapsamlı bir şekilde anlattı. Hayal'in 3-4 arkadaşı ile birlikte Agos Gazetesi yazarı 'Krant Dink'e bir saldırı planladığını kaydetti. Daha sonra O.Ş'nin anlattıklarını, 4 kişinin bulunduğu bir odada nota dönüştürdük. Böyle bir gazeteci olup olmadığını araştırmak için internetin bulunduğu odaya gittik. Burada yaptığımız çalışmada böyle gazete ve gazeteci olduğunu gördük. Gazetecinin isminin ise 'Krant' değil 'Hrant' olduğunu öğrendik.'' Bu konuşmalardan 3-4 gün sonra yıllık izne ayrıldığını, izne ayrıldıktan sonra unsur elemanı H.Ö.Ü'yü telefonla aradığını belirten H.Y, ''Bizim görev alanımızla ilgili bir sıkıntı olup olmadığını kendisine sordum. Daha sonra ise 'Hayal' konusu aklıma geldi. O konuda bir emir olup olmadığını da kendisine sordum. O da bana, 'O.Ş ile görüştüm, kendisine, bize yazdırmış olduğun not hakkında herhangi bir emir verilmedi, ne yapalım' şeklinde soru sorduğunu, O.Ş'nin de cevaben 'Ben müdürle görüştüm, daha sonra o size emir verecekmiş' şeklinde söylediğini telefonda söyledi'' diye konuştu. Eylül ayının ilk haftasında izinden döndüğünü, 19 Ocak 2007 tarihine kadar bu konu ile ilgili herhangi bir kimse ile görüşmediğini anlatan H.Y, şöyle devam etti: ''Cinayet günü O.Ş. beni aradı. Bulunduğum yerde televizyon olup olmadığını sordu. Ben de olduğunu söyledim. Ne olduğunu sordum. O da bana, 'gördüğünde anlarsın' dedi. Televizyonu açtığımda haber kanallarında cinayetle ilgili haberleri gördüm. Ben de geri dönerek O.Ş'yi aradım, 'ağabey ne olacak şimdi' diye sordum. O da 'bilmiyorum' dedi. Telefonu kapattık. Bunun üzerine merkeze dönerek, olayla ilgili gelişmelere baktık. Trabzon Emniyet Müdürlüğüne geçtik. Burada O.S'nin babasının ifade verdiğini öğrendim. Biz ifade alınan odaya girmedik. İhtiyaç gidermek için İl Merkez Jandarma Komutanlığı binasına gittik. Burada Şube Müdürümüz M.Y, Asayiş Unsur Komutanı G.G. ile O.Ş. ve V.Ş, daha önceki almış olduğu bilgilerden derlenmiş, üst makama bildirilmesi için haber kayıt formunun karalamasını hazırlıyorlardı. Biz bunu gördükten sonra emniyete geri döndük.'' H.Y, O.Ş'nin bir önceki duruşmada, olayla ilgili görevin kendisine devredildiği yönünde ifade verdiğini anımsatarak, ''Bu husus doğru değildir. O.Ş'nin bu durumu bana devretmesi konum itibariyle mümkün değildir. Bana böyle bir olay devredilmemiş, böyle bir görevlendirme de yapılmamıştır. Bu nedenle O.Ş'nin iddiasını kabul etmiyorum'' dedi. ''YASİN HAYAL'İ TAKİP ETMEDİM, TANIMIYORUM'' Yasin Hayal'i 2004 yılından itibaren takip ettiği yönünde O.Ş'nin ifadede bulunduğunu dile getiren H.Y, ''Ben buna da katılmıyorum. Yasin Hayal'in MC Donalds'ı bombalaması olayı kişisel asayiş olayı olarak emniyete ve adliyeye intikal ettiğinden yapılan tahkikatta herhangi bir terör bağlantısı bulunmadığından, benim Hayal'i takip etmem imkansızdır ve yasal değildir. Bu nedenle ben Hayal'i takip etmedim, takip etmem için de emir verilmemiştir'' diye konuştu. Uzman Çavuş H.Ö.Ü. de ifadesinde, 2006 yılının ağustos ayında görevden döndükleri bir günde, O.Ş'nin, H.Y'ye özel bir bilgi aldığını, özel görüşmek istediğini söylediğini belirterek, ''İkisi birlikte O.Ş'nin odasına geçtiler. Daha sonra beni çağırdılar. Benden not almamı istediler. Ben de Yasin Hayal ile ilgili notlar aldım. Ardından da internette araştırma yaptık'' dedi. ''BİZE 6 AY, EMNİYETE 1 YIL ÖNCE BİLGİ GELMİŞTİ'' H.Ö.Ü, Hrant Dink'e yapılan saldırı günü H.Y ile birlikte olduğunu, olayı televizyondan izlediklerini kaydederek, şunları söyledi: ''Trabzon'a geldikten sonra H.Y. ile birlikte Trabzon Emniyet Müdürlüğüne gittik. O.Ş ile V.S. de oraya geldiler. O.Ş, polis arkadaşlara 'biz de yardımcı olalım' dedi. Bu talep için bir emir alıp almadıklarını bilmiyorum. Emniyet Müdürlüğünce Yasin Hayal yakalanmıştı. Bize 6 ay önce bu konuda bilgi gelmişti. Ama emniyete 1 yıl öncesinden bu bilginin gelmiş olduğunu orada öğrendim. Bundan sonra ise yapılan işlemlerin hiçbirisinde bulunmadım.'' H.Ö.Ü, müdahil vekillerinin talebi üzerine Hrant Dink cinayetiyle ilgili sorulan soruya ise ''Bizim çalışma sistemimize göre terör faaliyeti olması için örgüt olması gerekir. Hrant Dink'in öldürülmesi olayı terör olayı değil asayiş olayı'' yanıtını verdi. Mahkeme ifadelerin ardından, yazılan talimatların cevabının beklenmesine karar vererek, duruşmayı erteledi. MÜDAHİL AVUKATIN AÇIKLAMASI Dink ailesinin avukatı Ergin Cinmen, duruşma sonrası basın mensuplarına yaptığı açıklamada, duruşmada tanıkların aslında Hrant Dink'in öldürülmesi meselesinin çok daha önceden bilindiği konusunda beyanda bulunduklarını belirtti. Olayın gerçekleştiği dönemde Trabzon İl Jandarma Komutanı olarak görev yapan Kıdemli Albay A.Ö'nün ne zaman ifade vereceğinin sorulması üzerine ise Cinmen, ''Talimatla ifade verecek. Şu an ne zaman ifade vereceğini bilmiyorum'' dedi. DAVANIN GEÇMİŞİ Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesinde açılan davada tutuklu yargılanan Yasin Hayal'in eniştesi C.İ'nin, Hayal'in, Dink'i öldürme planı yaptığı, bu amacıyla silah temin etmesi için kendisine para verdiği, bu durumu tanıdığı jandarma istihbarat görevlilerine bildirdiği iddia edilmişti. Müfettiş raporlarında, C.İ'nin bilgi verdiği görevlilerin Jandarma Astsubay O.Ş. ile Uzman Çavuş V.Ş. olduğu öne sürülmüş, Trabzon Valiliği İl İdare Kurulundan, bu iki görevli hakkında, ''Dink'in öldürüleceğini haber almalarına rağmen görevlerinin gereğini yerine getirmedikleri'' gerekçesiyle soruşturma izni istenmişti. İl İdare Kurulunun soruşturma izni vermesi üzerine, O.Ş. ile V.Ş. hakkında, görevi ihmal suçundan, 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası istemiyle Trabzon 2. Sulh Ceza Mahkemesinde dava açılmıştı. AA
<< Önceki Haber Dink cinayetinde bir itiraf daha Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER