A.T: Sayın Başkan, Sadri Şener olarak bir Trabzon taraftarı olsanız, şuanki takımı nasıl değerlendirirsiniz? S.Ş: Takımımız iyi. Orta sahamız kuvvetli. Aldığımız Polonyalı oyuncu da (Glowacki) kuvvetli. Ama Trabzon kentinde bir forvet baskısı var. Herkes, “İlla santrafor” diyor. Fakat benim gol atmaya yönelik yedi tane futbolcum var. Buna rağmen, bir santrfor almak için daha çalışıyoruz. A.T: Sayın Başkan, sadece Trabzonsporluların değil, diğer taraftarların da sevdiği, bütün kulüp başkanlarıyla yakın olan birisiniz. Bu özelliğiniz nereden geliyor? Ve camiada en yakın olduğunuz kişiler kimler? S.Ş: Aziz Yıldırım Bey ile 25 yıllık bir dostluğumuz var. Zaman zaman birlikte sohbet eder, dolaşırız. Adnan Polat Bey ile ailece görüşürüz. Hatta geçen hafta Bodrum’da beraberdik. Yıldırım Demirören, benim küçüğüm. Ama zaman zaman beni telefonla arar. Federasyonla gerilimli olduğu dönemlerde, bazen dostça konuşuruz. Böyle olması da lazım. A.T: Peki, Young Boys maçının son dakikalarında Fenerbahçe gol yiyince, sevindiniz mi? Üzüldünüz mü? S.Ş: Üzüldüm. Neden üzüldüm? Çünkü, çok büyük paralar harcıyorlar. Çok büyük transferler yapılıyor. Ve bunun karşılığında başarı olması lazım. Son dakikada gelen gol. Doğal olarak, Aziz Bey’i de yıkmıştır. Onun halini anlayabiliyorum. Diğer takımlarımız için de öyle. Daha önce dediğim gibi Galatasaray, Beşiktaş veya diğer takımlar önemli olan ligdeki rekabet sürerken, Avrupa’da da çıtayı yükseltmek... Ben Trabzon’da buna çalışıyorum. Quaresma gibi yıldızlar Trabzon’a gelmez A.T: Şenol Güneş’le oturduğunuz zaman bu takıma ne hedef belirlediniz? S.Ş: Şenol benim ilk yöneticilik yaptığım dönemlerde takımda kaptandı. Çok dürüst çocuktur. O zaman ona “Kaptan” derdim. Şimdi “Hocam” diyorum. Her şeyi açık açık konuşuruz. Aslında bizim hedefimiz belli. Öyle ilk 5 falan değil. Fenerbahçe, Beşiktaş ve Galatasaray’ın durumu ortada. Tabii ki şampiyonluk istiyoruz. Ama bunun garantisi yok. O yüzden bu takım bir farklılık yaratmalı. O farklılık da benim kafamda Avrupa. Avrupa’da bu kışı geçmeliyiz. Eskiden olduğu gibi 3-4 tur atlayan bir takım haline gelmeliyiz. O zaman bize daha rahat oyuncu gelir. Biz daha rahat oyuncu alırız. Daha büyük başarılar da yakalarız. A.T: Daha büyük oyuncu alırız derken, Quaresma tipi oyuncuyu mu kastediyorsunuz? S.Ş: Şimdi doğrusunu söylemek gerekirse Quaresma bize gelmez. Zaten birçok oyuncu zor geliyor. İstanbul’da 1 milyon Euro istiyorlarsa, bizden 2-3 milyon Euro fazlasını istiyorlar. Bu gerçeği kabul etmemiz lazım. Ama buraya gelen oyuncu da kendisini bulur. Biz buraya, aklında başka şey olan futbolcu istemiyoruz. Futbol oynamak isteyen, kendini göstermek isteyen futbolcu istiyoruz. Futbolcuya para veriyorum hemen gidip araba alıyor A.T: Oyuncu parasını zamanında alıyor mu? S.Ş: Gabriç hariç hepsi mutlu. O da kiralık gitmek istiyor. 2009’dan kalan borcumuz hiç yok. Her futbolcuya, paralarını zamanında ödemeye çalışıyoruz. Hatta bazıları, zamanından önce almak istiyor. Ben de kızıyorum. A.T: Neden kızıyorsunuz Sayın Başkan? S.Ş: (Gülüyor) Çünkü gidip hemen araba alıyorlar da ondan. A.T: Yeni sezon için kaç tane kombine sattınız? Ve taraftardan beklentiniz nedir? S.Ş: 7 bin civarında kombine satıldı. Bir forvet daha alırsak bu 10 bin olur. Fenerbahçe maçında bilet fiyatlarını yüksek tutarsak, kombine sayısı daha da artar (Gülüyor). A.T: Forvet transferinde durum ne? S.Ş: Makukula’ya teklif yaptık. 6 milyon Euro bonservis istediler. Vazgeçtik. Elmander olmadı. Altidore ve Wome’den yanıt bekliyoruz. Kaliteli bir santrfor alacağız. Semih Şentürk olabilirdi. Ama bazı gelişmeler nedeniyle olmadı. Avrupa Ligi’nde oynadığı için artık kriterlerimize uymuyor. O anons bizim de kafamızı karıştırdı A.T: Hayatımda Kadıköy’deki Fenerbahçe-Trabzonspor maçı gibi bir son yaşamadım. Yaklaşık 1 dakika şampiyon gibi sevinen Fenerbahçeliler ve sonrası malum. Siz, Aziz Yıldırım Bey’in arkadaşı olarak, Trabzonspor Kulübü Başkanı olarak (Trabzon kupayı alacak, Fenerbahçe şampiyon olacak) iddialarına muhatap kalınca neler hissettiniz? S.Ş: Ben, bu iddialar çürüdüğü için öncelikle çok sevindim. Bunu bir kenara koyalım; maçın sonunda yaşanan şaşkınlık için de, ben de şaşırdım. Önce Fenerbahçe şampiyon denildi, sonra Bursaspor’un şampiyon olduğu söylendi. Bir anda bulunduğum yer boşaldı. Baktım kimse yok. Ben de aşağı indim. Fener’e niye saldırmadınız? Aziz Yıldırım’ı göremedim ama Ali Yıldırım’ı gördüm. Ona sarıldım. “Geçmiş olsun” dedim. Ayrıldık. Sonra soyunma odasına gittim. 4 saat kadar orada kaldık. Çocuklara “Her şeyi anladım da, neden Fenerbahçe tüm hatlarıyla saldırırken, gidip gol atmadınız?” dedim. Çocuklar da bana, “Biz de ne olduğunu anlamadık. Ama anons yapılıyor (Fenerbahçe şampiyon) deniliyor. Zaten üstümüze gelmiyorlar. Bizim de kafamız karıştı. Ama en azından yenilmedik” dediler. TOKİ 42 bin kişilik stat yapacak NOT: Trabzon Belediye Başkanı Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu, TOKİ’nin Kayserispor ve Galatasaray’a yaptığı gibi Trabzon’a da 42 bin kişilik stat yapacağının ve stadın temellerinin 2011 yılının ilk çeyreğinde atılacağının sözünü verdi.