'Risk grubundakiler Eris’e karşı maske taksın'

Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği (KLİMİK) Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Alpay Azap, yeni koronavirüs varyantları Eris ve XXB’den korunmak için risk grubundakilere maske takmalarını önerdi.

SHABER3.COM

Geçtiğimiz günlerde Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Eris’in Türkiye’de de tespit edildiğini açıklamıştı. XXB varyantıyla ile ilgili herhangi bir resmi açıklama yok. Ancak Azap XXB’nin de ülkeye geldiğini düşünüyor: “Türkiye’de hangisinin daha çok dolaştığını gösteren veri elimizde yok maalesef. Varyantın tipini belirlemek için tam genetik analizini yapmak gerekiyor. Tüm dünyada tam genetik analiz yapma oranı çok düştü. Ülkemizde iyice azaldı. Ama testi yapan ülkelerden öğrendiğimiz bir eğilim var. Kuzey Amerika, Avrupa’da hakim varyant bir süre sonra bizde de hakim hale geliyor. Diğeri uzunca zaman hemen kaybolmuyor. Bunun peşinden başka bir varyant da gelecektir.”

Yeni varyantların yaptığı hastalık hafiflese de virüsün takibi hala çok önemli. Bilim insanları yeni varyantların hafif seyirli hastalık yapmasını bekliyor. Ancak daha ağır hasta eden, akciğeri tutan, solunum yetmezliğine neden olan varyantın da çıkma olasılığı düşük de olsa var. Azap, “Bunları takip edebilmek için Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) test yapılmasını ve olabildiğince bir program çerçevesinde varyantların takip edilmesini istiyor. DSÖ kendisi de takip etmeye çalışıyor” dedi.

‘Henüz mevsimsel olmadı’

Covid-19 enfeksiyonunun grip gibi mevsimsel bir hastalığa dönüşmesi bekleniyor. Ancak kuzey yarım kürede yaz sonuna doğru enfeksiyon tekrar artmaya başladı. Dolayısıyla covidin henüz mevsimsel hastalığa dönüşmediğini belirten Azap, şöyle devam etti: “Mevsimsel hastalığa dönünce, diğer solunum yolu enfeksiyonlarının pek çoğu gibi kış aylarında, insanların kapalı ortamda uzun zaman geçirmesi nedeniyle daha çok göreceğiz. Bu sene tam öyle olmasa da çok büyük bir olasılıkla önümüzdeki yıllar içerisinde tıpkı diğer insan koronavirüsleri, grip gibi mevsimsel, kış aylarında artan, yaz aylarında azalan seyir izleyecek.”

Covid-19 mevsimsel bir hastalık olan griple kıyaslanıyor. Gerçekten de son varyantlar, grip virüsünden daha ağır hastalık yapmıyor. Benzer hatta biraz daha hafif hastalık yaptığını anlatan Azap, şunları ekledi: “Bunu değerlendirirken dikkatli olmak gerekiyor. Çünkü Covid-19’a karşı çok ciddi bir aşılama oldu. Gribe karşı bu kadar geniş kapsamlı aşılama hiçbir zaman yapılamadı. Yeni varyantların hafif hastalık yapmasında yaygın aşılamanın etkisi olabilir.”

‘Risk grupları değişmedi’

İlk olarak Şubat 2023’te tespit edilen Eris, boğaz ağrısı, öksürük, burun akıntısı, baş ağrısı, yorgunluk, ateş, nefes darlığı, vücut ağrıları ve tat-koku kaybıyla seyrediyor. Ancak ağır hastalık açısından bazılarımız daha büyük risk altında. Aynen grip ve diğer varyantlarda olduğu gibi… 65 yaş ve üstündekiler, ciddi kalp ve akciğer hastalığı, bağışıklık yetmezliği olanlar, obeziteli bireyler ve gebelerde ağır hastalık yapabiliyor. Gripin bir farkı var. Grip küçük çocuklarda da çok riskli ve ağır seyirli bir hastalık. Covid-19 ise küçük çocuklarda ağır seyretmiyor.

“Korunmak için pandeminin başındaki gibi herkese, her zaman ve heryerde maske kullanmayı önermemize gerek yok” diyen Azap, şöyle devam etti: “Ama risk grubundakilere, kapalı alanlara girecekleri, toplu taşıma kullanacakları zaman mutlaka maske kullanmalarını öneriyoruz. Solunum yolu enfeksiyonu belirtisi olanların da maske takması, hastalığın topluma yayılmasını engellemek açısından çok önemli. Boğaz, kas ve baş ağrısı, burun akıntısı, ateş gibi belirtileri olanların maskesiz kalabalık ortamlara girmemesi enfeksiyon yayılımını engeller. Maskeyle beraber el temizliği, havalandırma, mesafeyi koruma ve kapalı alanda geçirilen süreyi olabildiğince kısa tutma gibi önlemlere de uymak lazım.”

‘Risk grubundakiler için test önemini koruyor’

Yeni varyantlarla, bildik üst solunum yolu enfeksiyonlarının belirtilerinin benzemesi nedeniyle hastalar artık hastanelere başvurmuyor. Şikayetleri biraz daha ağır ve uzun sürenlerin genellikle hastanelere başvurduğunu belirten Azap, “Buna rağmen oksijen, yoğun bakım tedavisine ihtiyaç duyan hasta sayısı, geçen dönemlerle kıyaslanamayacak kadar az” dedi.

Pandeminin başında hasta olduğunu düşünen herkes test yaptırıyordu. Omicron varyantıyla birlikte enfeksiyon hafifleyince test ihtiyacı azaldı. Azap yine risk grubundakiler için testlerin önemini koruduğunu söyledi: “Risk grubundakilere mutlaka yaptırmak gerekir. Test pozitifse, covite karşı etkili olduğunu bildiğimiz bir ilacımız var. Yüksek riskli kişilerle aynı evde yaşayanların da test yaptırmasını öneriyoruz.”

‘Antibiyotik istemeyin’

Antibiyotiğin yersiz kullanımı pandemiden en önce de önemli bir sorundu. Hala da öyle. Erişkinlerde üst solunum yolu enfeksiyonlarının yüzde 90’dan fazlası viral, yani virüs kaynaklı.  Boğaz ağrısının da öyle. Virüs enfeksiyonlarında hiçbir işe yaramadığı gibi hem yan etkileri var hem de faydalı bakterileri öldürüp virüslere alan açıyorlar. Gereksiz antibiyotik kullanımının Covid-19 enfeksiyonuyla çok arttığını vurgulayan Azap, “Zaten virüsler 3-5 günde büyük oranda kendiliğinden de iyileşiyor. Doktor önerisi olmadan asla antibiyotik alınmamalı” uyarısı yaptı.

Türkiyeye üçüncü nesil mRNA aşısı henüz gelmedi

Şimdiye kadar Dünya’da toplam 14 milyar doz covid aşısı uygulandı. Aşılar ağır Covid-19’u ve buna bağlı ölümleri engellemede yüzde 90’dan fazla etkili oldu ve 20 milyondan fazla hayat kurtardı.

Covid-19 enfeksiyonuna karşı geliştirilen mRNA aşılarında üçüncü nesildeyiz. Orijinal Wuhan virüsünü içeren ilk aşıdan sonra ikili bir aşı çıkmıştı. Eylül başı itibariyle üçüncü nesil aşı da onay aldı ve Kuzey Amerika ile Avrupa’da kullanıma girdi. Virüsteki değişimler nedeniyle önceki aşıların etkinliği azaldığını belirten Azap, şöyle konuştu: “Yeni varyantlar orijinal virüsten epeyce değişik virüsler. O yüzden olabildiğince güncel aşıyla aşılanmak gerekiyor. Üçüncü nesil aşı henüz ülkemizde yok. Bu kış da gelemeyebilir. Risk grubunda olmayanlar, daha önce aşılarını tamamlamışlarsa eldeki eski aşıyı olmalarına gerek yok. Fazladan koruyuculuk sağlamıyor. Yüksek riskli gruptakilerin, son aşıları veya hastalıklarının üzerinden 6-12 ay geçtiyse ülkemizde bulunan mRNA aşısını yaptırabilirler. Omicron varyantlarıyla birlikte inaktive virüs aşılarının etkinliği çok azaldığı için mRNA aşılarını öneriyoruz.”

Kışa giriyoruz ve okullar açıldığı için diğer virüsler de dolaşıma girecek. Covid ve sair tüm virüslerden korunma önlemleri aynı. Maske, mesafe, temizlik ve havalandırmaya dikkat ederek bulaş riskini düşürebiliyoruz.  Aşısının olması gribe karşı büyük bir avantaj sağlıyor. Sezonun grip aşıları eczanelere geldi. Azap, risk grubundakilerin grip aşılarını da ihmal etmeyip, mutlaka yaptırmaları gerektiğini söyledi.
<< Önceki Haber 'Risk grubundakiler Eris’e karşı maske taksın' Sonraki Haber >>
ÖNE ÇIKAN HABERLER