Baykal savcı Öz'ü hedef gösterdi

Ergenekon terör örgütünün avukatı olduğunu açıklayan CHP lideri Baykal şimdi de Ergenekon savcısı Zekeriya Öz'ü hedef gösterdi.

Baykal savcı Öz'ü hedef gösterdi

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Deniz Baykal partisinin grup toplantısında konuştu. İşte Baykal'ın konuşmasından satır başları: - Terör sivil halkı hedef aldı. Olağanüstü vahim bir olaydır. Bir umutsuzluk bir çaresizlik, herşeyi gözden çıkarmışlık var. Bu yönleriylede ilgi çekici. Olayı gördük. İnsani boyutu taşınabilir gibi değil. Bir evi ziyaret ettik 5 kattaki bir evdeki çocuk patlamayı göreceğim derken orda ölüyor. Buna tanık olan baba, anne komşular hepimiz. Öyle anlaşılıyorki birileri bunu Türkiye'ye yaşatma ihtiyacı hissediyor. Kimdir bunlar, niçin yapıyorlar, bunu sorgulayacağız. Bu hangi terör. Karşımızdaki kim, onun adını koymaktan kaçınamayız. Terörün propagandasını yapabilir olmayalım. Propagandasını yapmak için değil lanetlemek için adını koymak gerekiyor. Yoksa siz bunun adının konulmasını istemediğiniz için mi istemiyorsunuz. - Resmi kesimlerle konuştuk. Bundan önce yaşanan PKK uzantısı olduğunu söylediler. Anafartalar, Diyarbakır'da yaşanan olaylara benzerliğini söylediler. Aynı malzemeler kullanılmış. Bunun bir PKK saldırısı olduğunu söylediler. Bu olayı hiç bir örgüt sahiplenmedi. Genellikle yaptıkları olayla iftihar ederler ve bir süre sonra çıkarlar ve şunlara şu dersi verdik derler. Ama bakıyoruz bu üç olayda sahip çıkan olmadı. PKK ile ilişkilendirildi. Ama PKK biz yapmadık dedi. - Şimdi terörün yaptığı infial karşısında terörü yapanlar korku içine girdi. Toplum çok büyük bir infial, tepki ortaya koymalı ve bunu yapanlar utanmalı ve biz yaptık diyememelidir. - Böyle bir dönüşüm süreci yaşanıyor. Bunun üzerine yürümek gerek. Bununla hesaplaşmak gerekiyor. Amaç terörü yanlızlaştırmak ve net tavır takınılmasıdır. Çok temel bir nokta terörün olağanlaşmasına engel olmaktır, doğal karşılanmasına fırsat vermemek, teröre alışmamak, sıradanlaştırmamaktır. Sıradanlaştı mı çok kötüdür. Bunun için feryat ediyorum. Bir daha olmamasını sağlamak için olanın karşısında en geniş ve kararlılık içinde tavır takınmalıyız. Bu olayın toplumumuzda derin bir olayı tahrik ettiğini gördüm. Medyamız bu olaya sahip çıkmış. Bir an bunun olmadığıın düşünün. Bu olayları görmediğini düşünün. Medyamızın buna sahip çıkmasından gurur duyuyorum. Bizim ısrarımız toplumu bölmek değil. Teröre kim sahip çıkarsa ona tavır takınmalıyız. terörü mazur görmemeliyiz. Terörü idare etmeye çalışmamalıyız. Her toplumun içinden terör çıkar, her etnik kesimden terör çıkar. O terörist o toplumu ilgilendirmemeli. Bir Türk terörist çıkarsa tüm millet terörist midir? Türkiye'de her kökenden her siyasetten insan kadını erkeği hep beraber bu olayı kınadığımızı bu olayları yapanlara destek olanları ayıpladığımızı kararlılıkla ortaya koymalıyız. Terör böyle tecrit edilir. Terör önce toplumsal vicdanda hapis edilmelidir. ERGENEKON İDDİANEMESİ - İddianame açıklanmadan edğerlendirmeler yapıldı, kanaat oluştu. Acaba bu kanatı değiştirecek yeni deliller irtibatlar ortaya koyacak durum söz konusu olur mu diye ilgili çevreler iddianameye baktılar. Ama değişen birşey yok. İddianameden önce ne söylendiyse onu değiştirecek bir durum söz konusu değil. Bölük pörçük basına değerlendirilen haberler iddianamenin özünü oluşturdu. - İddianame çıktı gördüm daha da güçlenmiş bir şekilde ifade ediyorum. Belge hukuki adli bir belge olmanın ötesinde siyasi bir belgedir. Siyasal bir belgenin de ötesinde polemik bir belgedir. Hukuki adli ciddi sorunlu çalışmayı yansıtan alıştığımız iddianameye uyan bir iddianameden uzak. 2554 sayfalık belge, birbirinden kopuk, bağlantıları kurulmamış, belgeler irdelenmemiş, en önemli sorular sorulmamış, cevaplar alınmamış. Çoğu telefon dinlemelerine dayalı. Benim gözümde biri bizi gözetliyor evinin tutanakları niteliğinde.Bir kısmı kişisel dedikodu, çekişme, kızgınlıkları ifade eden laflar. - Bu biri bizi gözetliyor evinin tutanağı. İki bu belgenin statik dengesi sağlam değil. Bina yaparken statik dengesi sağlam olacak. Atacağınız temel çıkacağınız katı taşıyacak. Bina ayakta kalacak. Böyle bir tablo yok. Ben göremedim. 80 küsur sanıklı 86 sanıklı 58 tutuklu 54 tutuklulu bir dava. Ve çok tunturaklı adı var 'Ergenekon Terör Örgütü' 54 tutuklunun Ergenekon Terör Örgütü'nün bazıları yöneticileri, bazıları başkanları. Bunların çoğu birbirini tanımıyor. Ama bazıları yönetici bazıları siyasetçisi. Bu belgeleri 86 kişi gördü mü hayır. Hepsinin ortak noktası var AK Parti gitsin devlete lailk devlete zarar veriyor diyor. Bu yeterli sayılıyorsa bu sanık sayısı az. O zaman çok daha genişletmek gerek. Örgütmüş, örgüt. O örgütü kurmak için bin bir dereden su getirilmiş. Net bilgi yok bulduğunu koymuş. Hatta o kadar ki farkında mı bilmiyorum ama Başbakan da sanık olarak bu kapsamın içine alınmış. Başbakan da. Başbakan ben bu davanın savcısıyım diyordu. Ama şimdi görülüyor ki sanıklarından. Çünkü iddianamede deniliyor ki başbakan 60 milyon dolar Mehmet Ağar'a rüşvet vermiştir deniliyor. Rüşvet vermek suç da almak suç değil mi. Ayrıca günah. İddianame bunu söylüyor. Başbakan açıklama yapsın diye bekledim. Çıksın desin vermedim. İddianame darbe yesin. Sanıklar arasında yer alsın onun hesabını versin. - Şener Eruygur bu örgütün beyinlerinden diye tarif ediyorlar. Saçlarının seyrek olduğunu, çocuk sayısını biliyoruz ama kim olduğunu bilmiyoruz. Ordaki yöneticilerden birisi Ergenekon terör örgütünün kurusucu ve hedefi. Yani bu niye böyle. bunun ciddi bir incelemesi yapılmamış. İrdelenmemiş. Koy sepete denilmiş konulmuş. İddianame ciddi bir belgedir. Ağırlığı vardır. Savcılık yapmış bu kadar insan var. Bu terör örgütünün banisi, ortaya koyanı, kendisi neresinde belli değil. Kanada'daki haham. Karışık bir kişi. Her boyaya girmiş çıkmış. Gazetecilik yapmış, televizyonculuk yapmış, musevi papazı olmuş, Elhamdülillah Musevi'yim diyor. Tüm belgeler onun başının altından çıkıyor. 2455 sayfalık iddianame ona dayanıyor. Bu arkadaşın konumu ile ilgili tavrı ne. Bunu çağırıp ifadesini almak istiyor mu. Çağırıyor mu aranıyormu tutuklanması talep edilmiş mi , tanık mı, bir girişim var mı? hiç birşey yok. Böyle iddianame olur mu? İddianamenin temelini oluşturan adam meçhul. - İddianamenin geçmişi 20-30 yıl öncesine gidiyor. Devletin bundan haberi yok. Sen ayağa kalkmadın mı böyle büyük bir örgüt var kiminle ilgisi var belli değil. Şimdi mi çıktı geçen yıl mı çıktı. Bu on yıllardan beri gelen bir örgüt. Gene çok acı bir olay hukukçu olarak yadırgadım iddianeme Anayasa Mahkemesi'nde yürütülen davaya yönelik bu dava Ergenekon baskısı zoruyla açılmıştır diye ifade içeriyor. Yargı kurumu kendi yetkisi dahilindeki girişimleri ile ilgili olarak bunun hukuki hüküm oluruk hukukçunun söyleyebileceği mümkün müdür. Bir adli belgede Anayasa Mahkemesi'ne dava Ergenekoncular tarafından açılıyor deniliyorsa, başsavcının kolunu bunun iması altına sokulmak isteniyorsa ortada ciddi bir durum var demektir. - İddinanamenin kriminal boyutu. Danıştay boyutudur. Danıştay saldırısını bir kişi değil Ergenekoncular yaptı. Bunun bir kanıtı bir delili en ciddi olarak deniyor ki cinayeti işlediği belirtilen kişinin babasının hesapları çok anlamlı artış oldu. Bir soru işareti ya kim para verdi. İşlettiler şimdi de onu besliyorlar. İyi niyetli bir savcılıkta böyle bir tespit yapılırsa o paranın kim tarafından yatırıldığını tespit eder. Bilmiyoruz ki parayı yatıranın kayda girmesi lazım. O yatırılan paraların nerden geldiğini tespit edemiyor musun?. Sanığın babasını çağırdın mı ben sadece o bağlantıya dikkat çektim. - Kaynaklar doğal kaynaklardan oluyor. Alparslan Aslan'ın arabasını satmış, ortak olduğu evi sattım hissesinden şu kadar paradır, üç emekli maaşımı onları yatırdım diyor. 40 milyar emekli parası, oğlum kendi arabası ile geldi polis tutuyordu 16 milyara sattım, daire sattım 40 bin dolar oldu. Çek vardı oğlumda onu tahsil ettim ve benim ve eşim adına yatırdım. ne oldu bu iddianamenin amacı ne . Danıştay saldırısın Ergenekon'a bağlamak için uğraşılıyor. Böyle birşey yok. Karşı karşıya bulunduğumuz manzara bu. Biz de payımızı almışız. Başbakan demişti ki bu derin komplodur içinde Baykal'da vardır. Anlamak mümkün değil. - İlk kez iddianamede benimle ilgili de bir suçlama yapılıyor. bunu tespit ediyoruz. Neymiş bana ve Olcay'a birileri paralar getirmişler, ben gitmişim İstanbul'da da almışım. Paralar anlaşılmıyor. 2 milyon, 3 milyon daha başka şeyler gelmiş. Niye verilmiş peki bu paralar. Diyor ki bir teşvik belgesi çıkacakmış. Onun çıkması için Baykal'ın olmasına gerek yok herkesin çıkarabileceği belge. Kim söylüyor bende bilmiyorum diyor. Kimin söylediği belli değil. Savcı bey senin iddiası mı? Ben bilmiyorum. Baskın yaptık orda çıkan bir belgeden çıktı. Bu iddianame zırva. Niçin bu zırva önemli iddianamenin içinde yer alıyor. Bununla Ergenekon'la ne ilgisi var. Benim hizmetim karşılığında bu paraları almamışım. Peki merak ediyorum o iş olmuş mu? Peki olmamışsa parayi benden istemişler mi istememişler mi? Birisine telefon açmışmıyım. Bir temsilciye, bakana, daire müdürüne. Ben 12 Eylül'den sonra 7 yıl siyasi yasak konulmuş bir insan devlet içinde iş yürüten bir insan. Ben de olmasam da yapılacak bir iş için bana para aktaracaklar. Olacak iş değil. Olcay'ı aradım nerede bu para diye. Bu bir zırva da bunu niçin söyleme gereği duyuyorlar. Hukuki ihtiyaçtan olsa saygı duyacağım. Bu lafı söyledin mi bunun gereğini yerine getireceksin. Bunun gereğini yerine getirmek için ne lazımsa yapacaksın. Sen Anayasa'da dokunulmazlıkları değiştiremezsin. Hep söylüyorum bak artık benim hakkımda da iddia var. Senin hakkında yoktu konuşuyordun diyebilirsin. - Bizimkinde kimin ne söylediği delilinin belli olmadığı rüşvet iddiası var. Ben mi yapacağım. Alsa alsa teşvik belgesini alma yetkisi olan insan alır. Sen bana para veriyorsun. kim versin çıksın birisi ben verdim desin. Kim bu iddianın sahibi yok. Başbakan tekrar teklif yapıyorum. Hiç uzatmadan tatile de girmeden senin ve benim dokunulmazlıklarımızı kaldıralım yargıya teslim edelim. Bunlar bu belgenin hukuki belgeden ibaret olmadığını gösteriyor. Siyasi bir belgedir. Amaç hukuk mu hukukun gereğini yap. Çamur atma çabası var. Yanlış yere yönlendiler, her yıl bir olay geliyor beni buluyor. Kızımın adına 1 milyon dolar yatırdı diye çıktı, 1 milyon dolar, ruble, euro yatırıldığını yapmaya hazırım dedim. Kimse çıkmadı. Sanatçıyla ilgili oraalk bir iddia ortaya attılar. Şimdi de bu kim atıyor bu iddiaları. Savcı cübbesini çıkarsın da yargı önünde hesaplaşalım. - Bu iddianame darbe iddianamesi değildir. Bu bir terör örgütü iddianamesidir. Hissedilen terör olayı yok. Falandan filandan bir örgüt oluşturulmaya çalışılıyor. Susurluk'un içine hiç girilmiyor. Dink, papaz, misyoner cinayetlerinin kimlerin himayesinde şekillendirilğine hiç girilmiyor. Onlarla meşgul değil. Darbe günlüklerine gitmiyor. Darbe olayının üzerien gitmiyor. Bilinen ve himaye altında olanları açıklamıyor. Emniyet'e sarkan tarafları yok sayılıyor. Terör örgütü bildiğimiz bir terör örgütü değilmiş. Bu Ergenekon denilen olaya karşı yetkililerin harcadığı mesai PKK için harcanmış olsaydı belki de bugün Güngören'deki olayı yaşamazdık. - Değerli arkadaşlarım örgütsel içerikli eylemler diye bir bölüm var. Şehit cenazedeki törene katılmayı örgütsel içerikli eylem olarak değerlendiriliyor. Bunları hepimiz yaşadık inanıyorum bizim yargı sistemimiz mahkememiz en doğru değerlendirmeyi yapacaktır. İddianame ile ilgili görüşümüz söyledik. Bunun hukuki değirinin ne olduğunu ilgili ağır ceza ortaya koyacaktır. Ağır Ceza Mahkemesi onuruna yakışır şekilde sonuca bağlayacağına inanıyorum. ANAYASA MAHKEMESİ - Önümüzde başka bir yargı süreci işliyor. O konuyu Anayasa Mahkememiz gereken şekilde değerlendiriyor. Bizim bir değerlendirme yapmamıza gerek yok. Ama ben şu güvenimi söylüyorum. Türkiye'de hukukun işlemesinden demokrasiye zarar gelmez. Demokrasiye gerçek hukuk, gerkçek hukukçuların elinde işlediğinde demokrasi güçlenerek çıkar. Herkes hukukun önemini bir kez daha kanıtlar. Demokrasi laiklikle çatışmaz, hukukla çatışmaz, çatışırsa olmaz. Biz hukukla da laiklikle de çatışmayan gerçek demokrasi istiyoruz. Gerçek demokrasi hukuku da laikliği de 85 yıllık birikimi kucaklayacaktır. - Önümüzdeki haftaya taze başlangıç yapmasını temenni ediyorum.
<< Önceki Haber Baykal savcı Öz'ü hedef gösterdi Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER