Partiler Bilboardları kaptırdı

Temmuzda genel seçim, hem siyasi partileri hazırlıksız yakaladı. Bilboardları gazozcular kaptı, bayrak kalmadı. Reklam ajanslarıyla anlaşmalar yapılmadı. Seçim şarkıları bile hazır değil.

Partiler Bilboardları kaptırdı

Genel seçimlerin 22 Temmuz'a alınması siyasi partileri ve reklam ajanslarını alarma geçirdi. En erken eylülde seçim olur düşüncesiyle hareket eden ve hazırlıksız yakalanan partileri zorlu bir seçim süreci bekliyor. Henüz hazırlıklara bile başlamadıkları için partilerin ellerinde seslerini seçmenine duyurabilecek ne kiralanmış reklam alanları ne bayrakları ne de meşhur seçim şarkıları var. Partiler bu zorlu süreci yönetmek için topu profesyonellere attı. Daha önce Cem Uzan'ı Meclis'e yaklaştıran Ali Taran DYP ile el sıkışırken, Alinur Velidedeoğlu'nun şirketi Güzel Sanatlar Saatchi&Saatchi ile CHP yakın temas halinde. Buna karşılık bir çok sektör gözünü partilerin yapacağı 4-5 milyar dolarlık harcamaya dikti. Reklam ajanslarının yanı sıra, bayrak imalatçılarını ve adayları şık bir şekilde giydirmeyi bekleyen hazır giyim üreticilerini telaş sardı. Ayrıca açık hava reklamlarında da büyük bir savaş bekleniyor. Partiler şu ana kadar hiçbir açık hava şirketi ile anlaşma yapmadı. Üstelik temmuza kadar bilboardlar dondurma ve gazlı içecek üreticilerine kiralanmış durumda. Cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili tartışmaların ardından Yüksek Seçim Kurulu'ndan (YSK) çıkan "kasımdaki genel seçimler 22 Temmuz'da yapılsın" kararı partileri alarma geçirdi. En erken eylülde seçim olur düşüncesiyle hareket eden partiler bu 22 Temmuz tarihiyle karşılaşınca hazırlıksız yakalandı. Bu durumda partileri daha zorlu bir seçim süreci bekliyor. Henüz hazırlıklara bile başlamadıkları için partilerin ellerinde seslerini seçmenine duyurabilecek ne kiralanmış reklam alanları ne bayrakları ne de meşhur seçim şarkıları var. Partiler de bu zorlu süreci yönetmek için topu profesyonellere attı. Daha önce Cem Uzan'ı Meclis'e yaklaştıran Ali Taran DYP ile el sıkışırken Alinur Velidedeoğlu'nun şirketi Güzel Sanatlar Saatchi&Saatchi ile CHP yakın temas halinde. Bu arada seçimlerde partilerin toplam 4-5 milyar dolar tutarında harcama yapmaları bekleniyor. Alarm durumu sadece reklam ajansları için geçerli değil. "Her adayın 4-5 takım elbiseye ihtiyacı olacak" diyen hazırgiyim üreticilerini ve bayrak imalatçılarını da telaş sardı. Ayrıca açık hava reklamlarında da büyük bir savaş bekleniyor. Partiler şu ana kadar hiçbir açık hava şirketi ile anlaşma yapmadı. Üstelik temmuza kadar billboard'lar dondurma ve gazlı içecek üreticilerine kiralanmış durumda. Başarının yolu meydandan değil medyadan geçiyor Başarılı olmak için partilerin bu kısa hazırlık süresini en verimli şekilde kullanması büyük bir önem taşıyor. İktidara gidecek yolun büyük bir bölümü meydandan değil medyadan geçiyor. 2002 genel seçimlerinde Cem Uzan, Uzan Holding'in 46'ncı yılı kutlamalarıyla başladığı seçim kampanyalarını 2 ay gibi kısa bir sürede yüzde 7,26 oy toplayarak sonuçlandırdı. Hiçbir politik geçmişi olmayan Cem Uzan, konserler, bedava dönerlerle sürpriz bir şekilde yılların siyasetçilerini geride bıraktı. Bu başarı partinin ideolojisinden çok Uzan'ın, o dönem sahip olduğu televizyon, radyo ve gazete yolu ile seçmene yönelik mesaj bombardımanından kaynaklandı. "Medya, farkındalık yaratmak açısından çok yararlı. Seçim döneminde medya kalabalıklaşmaya başlayacak" diyen Reklamcılık Vakfı Genel Müdürü Ayşegül Molu, "Türkiye'de medya olanakları artıyor. Eskisi kadar tek katmanlı değiliz. Açık hava gibi yeni enstrümanlar var. Sürenin kısalması ile medyada yeni raketler gibi yeni mecralar öne çıkacak" diyor. Siyasi partilerin alternatif arenası ise internette YouTube ve e-mail zincirleri olacak. CHP İletişim Danışmanı Baki Özilhan, seçimlerin oldukça yakın bir zamana alınmasından dolayı en hızlı iletişim kanalı olan interneti yoğun biçimde kullanacaklarını ifade ediyor. Özilhan, "Bugüne kadar kullanılan el ilanları, billboard'lar gibi klasik yöntemlere ek olarak internet de yoğun bir şekilde kullanılacak" diyor. Milliyetçiliğin farklı tonları ile oynanacak Daha önce yapılan seçimlerde siyasi partilerin mesajlarını yoksulluk, enflasyon ve yolsuzluk üçlüsü üzerine kurduğunu belirten Ayşegül Molu, "Şimdi bu meşhur üçlü önemini kaybetti. Partilerin medya çalışmaları daha tehlikeli sularda seyredecek. Mesajlar açısından daha zengin ve daha güç bir süreç olacak. Çünkü seçmenler siyasi tercihten çok bir kimlik seçimi yapacak" diyor. Hrant Dink suikastı ile başlayıp Malatya olayları ile doruk noktasına ulaşan milliyetçi söylemler toplumda gerilime neden olmamak için seçimlerin temelini oluşturmayacak. Molu, "Daha önceki seçimlerde milliyetçiliğin yükselişe geçtiğini görüyorduk. Ancak bu dönemde milliyetçiliğin farklı tonları ile oynanacak. Hem partiler hem de seçmenler kimliklerini ortaya koymak için ara tonları vurgulayacak. Temel mesajlar geride kalacak" diyor. Peki siyasi partiler mesajlarını seçmen kitlesine hangi kanallarla ulaştıracak? Yüksek Seçim Kurulu'na (YSK) göre partiler seçim döneminde sadece 3 hafta reklam yapabiliyor. Genel seçimin öncesinde YSK, bütün medyada söz sahibi olan şirketlerden başvuran partiler hakkında bilgi istiyor. Bunun amacı partilerin eşit olanaklardan yararlanmasını sağlamak. Billboard'larda rezervasyonlar tamamlandı The Nielsen Türkiye'nin Genel Müdürü Ali Danış, yaz mevsiminin gelmesi ile birlikte televizyon izleme alışkanlıklarının düştüğüne işaret ederek partilerin seçimde gazetelere ağırlık vereceklerini söylüyor. Danış en büyük sıkıntının ise açık hava reklamlarında yaşanacağına dikkat çekerek "Billboard'lar en çok bahardan itibaren kullanılır. Çünkü dondurma, gazlı içecek gibi mevsimsel ürünlerin rezervasyon yaptırdığı dönemler geliyor" diyor. Açık hava reklamlarının ilk beş büyük şirketinden biri olan Ströer Kentvizyon'un Genel Müdürü Murat İlbak, "Açık hava iyi bir kampanya yoludur" diyor. İlbak, şu noktanın altını çiziyor: "Şu anda açık hava mecralarında yüzde 80 doluluk var. Seçime göre plan yapmamıştık. Şimdi partilere yer açmak için müşterileri ikna edip yer değiştirmelerini sağlamak gerekiyor. Ama yıllık kampanya yapan müşteriler için bu mümkün görünmüyor. Temmuz zaten yoğun geçen bir sezon". Normal seçim süreçlerinde siyasi partiler 6 ayı bulan uzun dönemli kampanyalar yürütüyor. Erken davrananın açık havayı kaptığı bu süreçte partiler son 20 günlük kısıtlamaya kadar billboard'ların yüzde 25'ine talip oluyor. Ancak "Bu sefer süre kısa. Son 20 gün içinde zaten YSK devreye giriyor ve eşit dağılım yapıyor. Partilerin billboard'a yoğun bir çalışma yapması mümkün değil" diyen İlbak, partiler arası büyük rekabet yaşanacağına işaret ediyor. İlbak, AK Parti, DYP ve MHP'nin kendilerine başvurduğunu ancak henüz görüşmelerin sonuçlanmadığını kaydediyor. Daha önce AK Parti'nin kutlama ve özel gün mesajlarını billboard'lara taşıyan News Outdoor Satış Müdürü Gökhan Emik ise seçimlerin 1 Temmuz ya da 24 Haziran yerine 22 Temmuz'a alınmasının biraz da olsa partilere umut verdiğini belirtiyor. Ancak yine de temmuza dönük pek çok satış anlaşmalarının yapıldığını ifade eden Emik, kendilerine şu ana kadar hiçbir siyasi partiden talep gelmediğini söylüyor. Emik, seçimlerde billboard ve durak tabelalarına ağırlıklı talebin ise İstanbul'dan, Güneydoğu, Doğu Anadolu, Adana ve Antalya'dan geleceğini öngördüklerini dile getiriyor. SMS yolu ile propaganda yağacak Daha önceki seçimlerde kullanılan bir diğer alan ise SMS oldu. Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül'ün elindeki tüm cep numaralarına yolladığı mesajlar 2002'de oy olarak geri döndü. Partiler çeşitli yollarla elde ettikleri cep telefon numaralarına bu sene de mesaj gönderebilecekler. "SMS çok önemli bir iletişim aracı ancak çok etkili bir yöntem değil" diye konuşan Ali Danış, "Seçime 2-3 ay kala kimse cep telefonuna SMS geldi diye siyasi tercihini değiştirmez. Ancak SMS seçmenleri harekete geçirmek açısından büyük fayda sağlayabilir. Bu seçimde de tüm partiler katılımın yüksek olmasına önem verecek. 'Bu seçim hayati önem taşıyor' mesajı ile partiler kararsızları ya da oy kullanmak istemeyenleri sandık başına toplayabilir" diyor. Ancak Turkcell bu aşamada önemli bir uyarı yapıyor: "Turkcell, müşteri memnuniyetini muhafaza etmek amacıyla toplu SMS gönderimlerinde politik içerikli mesajların gönderilmesini uygun görmüyor. Bu durum sözleşmelerimizde de toplu SMS satın alacak Turkcell müşterilerine aktarılmaktadır." CHP ve Anavatan savaşı internete taşıyacak Tüm partiler, seçim kampanyalarına ilişkin çalışmalarını büyük bir gizlilikle sürdürürken CHP seçim çalışmaları için 28 milyon YTL bütçe ayırdığını açıkladı. Parti, Merkez Yönetim Kurulu'na (MYK) 28 milyon YTL tutarındaki seçim ödeneğini gerekli görüldüğü takdirde artırma yetkisi de verdi. CHP İletişim Danışmanı Baki Özilhan, partinin seçim stratejilerine yapacakları merkez kurulu toplantısı ile son şeklini vereceklerini söylüyor. Kampanya stratejisi belirlendikten sonra profesyonel destek alacaklarının altını çizen Özilhan, ünlü reklamcı Alinur Velidedeoğlu ile el sıkışmak üzere olduklarını belirtiyor. Özilhan seçimlerin oldukça yakın bir zamana alınmasından dolayı en hızlı iletişim kanalı olan interneti de yoğun biçimde kullanacaklarını ifade ediyor. Baki Özilhan, "Bugüne kadar kullanılan el ilanları, billboard'lar gibi klasik yöntemlere ek olarak internette de yoğun bir şekilde kullanılacak" diyor. AK Parti'nin etkili olduğu şehirlerde billboard bulmanın zorluklarına değinen Özilhan, "Gerekirse biz de güçlü olduğumuz şehirlerin imkânlarını kullanırız ya da billboard değil duvara afişlerimizi asarız. Her halükârda sokakta kendimizi göstereceğiz" diyor. Anavatan Partisi de seçim kampanya hazırlıklarına hız verdi. 13 kanalda dönen televizyon reklamlarının yayımlanmaya başladığını belirten Anavatan Basın Müşaviri Ataç Akın "Ciddi bir program hazırlığı içindeyiz. Seçim çalışmalarını tamamladık. Yakında Türkiye'nin sorunlarına dönük çözüm projerimizi halka açıklayacağız. Bunun için billboar'dan afişlere kadar tüm iletişim kanallarını kullanacağız" diyor. Akın, ayrıca genç seçmenler için internet üzerinden de partinin mesajlarını ulaştırmak için tüm hazırlıklarının sürdüğünü söylüyor. Akın internetin popüler sitesi YouTube'a parti genel başkanının söylemlerini yayımladıklarını ifade ediyor. Akın bütün bu çalışmaları mütevazı bir bütçe ile yürüteceklerini de belirtiyor. YouTube'da DYP, DSP, AKP ve MHP liderlerinin de halka hitaben yaptıkları konuşmaların videoları bulunuyor. Şıklık yarışındaki adaylar erkek giyim pazarını büyütecek Seçimin getirdiği belirsizlik nedeniyle birçok sektör derin bir yaz uykusu çekecekken erkek giyim pazarında büyük bir hareketlilik yaşanacak. Her seçimde adayların neredeyse tamamına yakınının erkeklerden oluşması erkek giyim pazarını renklendirecek. Seçmenlerin karşısına şık çıkmak isteyen adaylar mağazalara koşacak. Firmalar bu döneme özel olarak stoklarını hazırlamaya başladı bile. "Bütün Türkiye'de 2500'ün üzerinde belde, 800'ün üzerinde ilçe ve 81 il teşkilatında yer alan adaylarla yöneticilerin kıyafet ihtiyacı doğuyor" sözleriyle talebin büyüklüğüne işaret eden Kiğılı Giyim'in sahibi Abdullah Kiğılı da seçim döneminde sektörün büyük hareketlilik kazandığını vurguluyor. Daha önceki seçim dönemlerinde özellikle takım elbise ve gömlek satışlarında yüzde 50 artış yaşandığını anlatan Kiğılı, bu sene de aynı yükselişi bekliyor. Benzer şekilde Sarar Giyim'in sahibi Cemalettin Sarar da "Adaylarımız güzel giyinecek ki güzel oylar toplasınlar" diyerek sektörde hareketlilik beklediğini ifade ediyor. Bu süreçlerde her bir adayın 4-5 farklı takım aldığını söyleyen Sarar, daha önceki seçimlerde yaşanan satış artışını şöyle anlatıyor: "Seçimlerin bereketi esnafa da yansıyor. Daha önceki seçimlerde de bunu yaşadık. Bütün bir yıl boyunca satılan 100 bin takım elbiseye artı 125 bin tane daha eklenir". Mitingler tüketti seçimlere bayrak kalmadı Seçimlerin hareket getirdiği en büyük sektörlerden biri ise baskı sektörü. Türk bayrağı, parti bayrakları, parti liderlerinin ve adayların görselleri seçim kampanyalarının vazgeçilmez enstrümanları. Öyle ki sadece bir adayın tüm baskı maliyetinin büyük şehirde 100 bin YTL olduğu tahmin ediliyor. Bu rakam kırsal kesimlere gittikçe düşüyor. Ancak bu seçim kampanyalarında en büyük sıkıntılardan biri de baskı sektöründe yaşanacak gibi görünüyor. Çünkü 23 Nisan, Tandoğan ve Çağlayan mitingi derken stoklardaki bayrak ve materyalleri tükenmiş durumda. Marmara Bayrak Satış Sorumlusu Hakan Sayıl, "23 Nisan ve mitinglerden dolayı elimizde hiç bayrak ve materyalleri kalmadı. Seçim tarihi açıklanınca firma olarak ne yapabiliriz diye araştırmaya başladık. Seçimlerin kasımdan temmuza çekilmesi planlarımızı altüst etti. 19 Mayıs'ta bile bayrak açığı olacak. Harıl harıl tüm materyal ve stokları toplamaya çalışıyoruz" diyor. Marmara Bayrak 2 ay gibi kısa bir süre kalan seçimlere siparişleri yetiştirebilmek için ek eleman almayı ve gece-gündüz çalışmak için vardiya sistemi getirmeyi planlıyor. Baysan Bayrak'ın sahibi Filiz Boylu da "Elimizde kumaş yok" diye yakınıyor. Boylu, "Diğer seçimlerde siparişler 3 ay öncesinden gelirdi. Biz de sipariş edilen malları 1.5 ay öncesinden sahibine teslim ederdik. Şimdi elimizden ne geliyorsa onu yapmaya çalışacağız" diyor. Öte yandan partiler seçim otobüsü kiralamada da büyük bir sıkıntı yaşayacak. Seçimin turizm sezonunun en hareketli dönemine denk gelmesi nedeniyle kiralık otobüs bulunması zorlaşacak. Çünkü otobüsler şimdiden kendilerini turistlere göre ayarlamış durumda. SEÇİM KAMPANYASINDA NELER DEĞİŞİYOR? * Zaman kısa olduğu için meydanlardan ziyade medyayı kullanmak önemli. Siyasi partilerin Tv reklamları şimdiden seçmeni mesaj bombardımanına tutmaya başladı. * El ilanları, billboardlar gibi klasik yöntemler yine kullanılacak olsa da ağırlık internete kayacak. Son dönemin popüler sitesi Youtube'da propaganda savaşı yaşanacak. * 2002 seçimlerinde kullanılan cep mesajından seçmene ulaşma, bu seçimde yaygınlaşacak. Gecenin bir vakti cebinize gelen bir mesaj uykunuzu bölüp sizden oy talep edecek. * Önceki seçimlerle partiler mesajlarını yoksulluk, enflasyon ve yolsuzluk üzerine kuruyordu. Ancak Türkiye bugün kutuplaşmış durumda. Mesajlar "kimlik" üzerine yoğunlaşacak REFERANS
<< Önceki Haber Partiler Bilboardları kaptırdı Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER