ERGENEKONDA sonuç için destek şart

"Soruşturmanın sonlarına doğru bir mektup geldi. 'Kapıya kadar geldin. İçeri girmeye kalkarsan neler olacağını bilmiyoruz.' diyorlardı. Kapıyı araladım ve içeridekini gördüm. Bunları en üstte idare eden bir güç var."

ERGENEKONDA sonuç için destek şart

Bu sözler İtalya'daki kanun dışı silahlı yapılanma Gladyo'yu ortaya çıkaran ünlü savcı Felice Casson'a ait. Şu anda senato üyesi olan Casson, Roma'daki ofisinde Zaman'ın sorularını cevapladı. Efsane savcı, on yılını verdiği Gladyo mücadelesini ve tecrübelerini anlattı. Casson, Gladyo ve Ergenekon tipi örgütlerle mücadelede sonuca ulaşabilmek için öncelikle güçlü bir siyasi iradenin gerekliliği üzerinde duruyor. Özel yetkilerle donatılmış bir meclis komisyonu kurulmasının önemini, "Savcılar bir yere kadar ulaşabilir. Ama bu komisyon, hükümet kararlı ise istediği yere gider." sözleriyle özetliyor. Türkiye'ye, "Sorunun kaynağına inin. Ergenekon'un amacına yoğunlaşın." tavsiyesinde bulunan Casson, "İtalya'da ne değişti?" sorusuna iki maddelik bir cevap veriyor: "Katliamların sorumlularını bulduk. Varlığı demokratik toplum için tehlikeli olan örgütü ortadan kaldırdık." Felice Casson, ülkesinde yürüttüğü 'Gladyo' operasyonuyla efsane haline geldi. Aralarında siyasetçi, general ve işadamlarının da bulunduğu yüzlerce kişiyi hakim karşısına çıkardı. Casson'a göre, Gladyo ve Ergenekon gibi örgütler sadece bir araç, amaca ulaşmak için kullanılan birer taşeron yapı: "İtalya'da Gladyo'nun dışında çok sayıda kanun dışı yapılanma bulunuyordu. Bu örgütleri, en üstte idare eden, kimsenin bilmediği bir 'güç' var. Zamanın değişen şartlarına göre, kullanılan örgütler tasfiye edilebiliyor fakat 'en üstteki iktidar' yeni stratejilerle yoluna devam ediyor." Savcı, soruşturması sonucunda generalleri bile hapse gönderirken Gladyo'nun kendisine dokunamadığını anlatıyor. Efsane savcı Felice Casson'un Gladyo ve Ergenekon'la ilgili görüşleri şöyle: Özel yetkili meclis komisyonu kurulmalı Gladyo, Ergenekon gibi yasadışı örgütlerle mücadelede sonuca varabilmek için savcıların soruşturmaları dışında güçlü bir siyasi iradenin olması şart. Hükümetin kararlılığı çok önemli. Ben Gladyo'nun varlığıyla ilgili ilk belgelere ulaştığımda dönemin başbakanı Andreotti'ye gittim ve, "Ben bu belgeleri buldum. Diğer delillere ulaşma konusunda bana yardım edecek misiniz?" dedim. Başbakan o zaman "evet" dedi fakat Cumhurbaşkanı Francesco Cossiga "hayır" dedi. Gladyo'nun Amerikalı dostlarıyla, Rusya'ya karşı kurulan bir örgüt olduğunu savunarak karşı çıktı. Açıkça ve inanılmaz bir şekilde her yönden bana saldırdı. Burada, hükümetin siyasi iradesi bana çok yardım etti. Siyasi sorun temel. Her şeyden önce, eylemlerin ve sorumlulukların anlaşılabilmesi için adli bir soruşturma yapmak lazım. Ama daha fazlası için İtalya'daki 'Commissione Stragi' gibi bir meclis komisyonu olmalı. Savcıların sahip olduğu yetkilerle donatılmış bir araştırma komisyonu kurulabilir. Böyle bir komisyon, özellikle savcıların gerçeklere ulaşmakta zorlandığı, mafyanın, teröristlerin ve gizli servislerin karıştığı durumlarda gerekli. İtalya'da kurduğumuz geniş yetkili araştırma komisyonu P2 mason locası ve Bologna katliamı konusunda araştırmalar yaparak bize önemli bilgiler verdi. Birlikte, paralel çalıştık. Yasal olmayan örgütlerle mücadelede özel yetkili bir meclis komisyonunun kurulması çok önemli. Meclis komisyonu, siyasi irade varsa istediği yere kadar gidebilir. Fakat, hükümet ne yapacağını bilmiyorsa, siyasi irade yoksa bu çok zor. Komisyonu kurmaya karar verdikten sonra, onu işletmek, yetki vermek lazım. Cumhurbaşkanı operasyona karşı çıktı Gladyo, İtalyan toplumunu bölen önemli bir sorundu. Aynı partiden, Hıristiyan Demokrat olan Başbakan Giulio Andreotti ile Cumhurbaşkanı Francesco Cossiga arasında büyük bir zıtlık vardı. Başbakan, askerî gizli servis arşivlerine girmemi sağladı. Konu, hükümeti ve partileri bile bölmüştü. Hükümetteki bakanlardan bir kısmı destek verirken bazıları karşı çıkıyordu. Cumhurbaşkanının, bu örgütle 60'lı yıllarda başlayan bir ilişkisi vardı. Başbakan, Gladyo soruşturmasına destek verirken, Cossiga 'Hayır bu soruşturma olmayacak' diyerek engellemeye çalıştı. Sonunda, İtalyan hakimler ve savcılar yüksek konseyi müdahil olarak engellemelere karşı çıktı. Komünistler ve sosyalistler ise soruşturmaya destek veriyordu. Aynı şekilde medya da bölünmüştü. Bu dönemi tamamen gazetecilerle birlikte geçirdik. Sağcı gazeteler genelde, Gladyo'nun İtalya'yı komünistlerden korumak için yapılmış geçmişte kalan bir örgüt olduğunu savunarak soruşturmaya karşı çıkıyordu. Fakat biz bunun, farklı şekilde düşünen siyasi, sendikal ve Hıristiyan muhalefeti kontrol etmek için kullanıldığını gösterdik. Soruşturma esnasında karşılaştığım en büyük zorluk, Gladyo'nun uluslararası bağlantılarına erişmek oldu. Bunlara ulaşmak bir savcı için çok zor. NATO üyeleri ve bunların dışındaki çok sayıda ülkelerin gizli servisleriyle bağlantılar bulunuyordu. Türkiye ile bile bağları vardı. Farklı ülkelerden Gladyo üyelerinin katıldığı ortak askerî antrenmanlar düzenleniyordu. Başka ülkelerle ilgili kısımları araştırmayı başaramadım. Talep ettim ama mümkün değildi. Kapılar tamamen kapalıydı. İtalyan hükümetinden ve istihbarat teşkilatından yardım istedim ama bunun mümkün olmadığını söylediler. Çünkü kozmik (gizli) belgelerdi. Fakat, İtalyan askerî gizli servislerinin arşivlerinde bulduğum belgeler, İtalya ile ilgili araştırmamız için gereğinde fazla yeterliydi. İtalya'nın dışına bakabilmek için yeterli değildi. Gladyo, zamanaşımına takıldı İtalyan Gladyo'su, NATO ve bazı ülkelerin gizli servisleriyle birlikte kurulmuş bir örgüt. İtalya devleti, resmî olarak hiçbir şey bilmiyordu. Hiçbir şeyden haberi olmayan cumhurbaşkanları, başbakanlar ve savunma bakanları oldu. Sadece istihbarat şefleri istedikleri siyasileri seçerek bilgi veriyordu. Soruşturmaya kadar İtalya Meclisi de hiçbir şey bilmiyordu. Komünizmle mücadele için kuruldu fakat içeride, özellikle de farklı düşünenlere, muhaliflere karşı da kullanıldı. Gerçekleştirdiğim soruşturmada, Gladyo ile ilgili, en azından 1972 yılına kadar olan dönemle ilgili somut sorumluları belirledik. Bunlardan bazıları ölmüş, bazılar hayattaydı. 1972'deki Peteano katliamının bütün sorumlularını ortaya çıkarmıştım. Üç terörist ve bunlara yardım eden jandarma generali, bir albay ve bir mareşal, istihbarat ve polis şefleri ve adli yetkililer. Hepsi suçlu bulunarak cezalandırıldı. Fakat mahkeme Gladyo'nun bu tarihe kadar eylemlere karıştığını kabul etse de zamanaşımını gerekçe göstererek örgütle ilgili yargılama yapmadı. Sonuçta, sadece eylemlere karışanlar cezalandırıldı, örgüt değil. Ayrıca, sadece 622 Gladyatör'ü tespit edebildik. Halbuki çok dafa fazlaydı. Diğerlerini sakladılar. Örgüt tamamen ortadan kalkmadı Soruşturmaya kadar Gladyo aktifti. Sonra Başbakan Andreotti'nin yaptığı düzenlemelerle bittiği söylendi. Ama tamamen ortadan kalktığını zannetmiyorum. Belki, değişik bir yapı altında işliyordur. Gladyo, İtalya'daki tek yasadışı gizli örgüt değildi. Paralel olarak çalışan, Rüzgar Gülü, Avanguardia Nazionale ve P2 mason locası gibi çok sayıda farklı yapılanma vardı. Gladyo, bunların tepesinde her şeyi idare eden örgüt değil. Onlardan bir tanesi. Bunların üstünde, her şeyi idare eden bir şef var. Fakat alttaki örgütlerdeki kişiler bir şey bilmez. Diğer bağlantılardan haberdar değillerdir. Önemli olan, hedeflenen amacı iyi anlamak. Ergenekon ne istiyor? Amaç ne? Gladyo, sadece bir parçaydı. Güdülen gerginlik stratejisi ise daha büyük bir şey. Gladyo sadece bu amaca ulaşmak için kullanılan bir araç. Strateji, farklı bir şey. En üstten, şeflerden çıkar. İtalya'daki hedef, gerginlik stratejisi ve iktidarı elde tutma idi. İtalyan ve uluslararası bir güç vardı ve bunu kaybetmemek gerekiyordu. Strateji zamanla değişti. Berlin Duvarı'nın yıkılmasıyla panorama tamamen değişti. Artık İtalya için bu gizli örgütleri koruma gereği ortadan kalktı. Düşmanlar değişti. Aynı şekilde stratejiyi de değiştirmek gerekiyordu. Değişti... Başka şeyler düşünüldü. Bu kısa zamanda görebileceğimiz bir şey değil. Gladyo'yu ortadan kaldırdılar. Ama illa ki başka yapılar vardı. Ekonomik çıkarlar daha önemli Soruşturma sonucunda ekonomik ve finansal çıkarların, siyasi iktidardan daha önemli olduğuna ikna oldum. Bu tür gizli yapılanmaları kontrol eden en yukarıyı bilmiyoruz. Ekonomik ve mali iktidara bakmak lazım. Bunu söylemek kolay değil. Belki de bir savcının sorunu değil. Somut bir suç olduğu zaman tamam, bu bir vaka. Bu durum, dünyadaki büyük ortaklıkların bir sorunu. Doğu-Batı gibi. Sınırları aşıyor. Bir savcı oraya varamaz. En üstte bir iktidar var, çıkarlar var. İtalya'da hâlâ bunlar konuşulur; ama bir sonuca varmak zor. Zirvedeki gücü gördüm Soruşturma sonucunda en üstte, her şeyi kontrol eden iktidarı gördüm. Soruşturmanın sonlarına doğru bir mektup geldi. Mektupta, "İktidarın kapısına kadar geldin. Eğer kapıdan içeri girmeye kalkarsan neler olacağını bilmiyoruz." diyorlardı. Bazı şeyleri görebilsek bile, bu sadece bir kısmı oluyor. Bu güç daha büyük bir şey. Kapıyı açtım ve içeride ne olduğunu gördüm. Fakat, sonuna kadar gidecek zamanım olmadı. Kapının ardında, içeride bir güç vardı. Fakat bunu bireysel olarak temsil edenleri göremiyorsunuz. Bir savcının veya hakimin bu kapıdan içeriye girebileceğini zannetmiyorum. Çünkü, onlar için eylemlerin, suçların delilleri lazım. Suçlar bir araç olabilir. Kapıdan içeriye ulaşmak bir hakim için çok zor çünkü o sürekli somut olaylar üzerinden hareket etmek zorunda. Orada ise durum karmaşık. Bir parlamento komisyonu belki. Amacı ve fenomenleri anlamak için... -------------------------------------------------------------------------------- Ergenekon'un amacına yoğunlaşın, tek komisyon yeterli olmaz Felice Casson, Ergenekon terör örgütü davasını uzaktan izlediğini anlatıyor. Ergenekon'un Gladyo'dan farklı bir yapıya benzediğini ifade eden savcı, "Türkiye için şu an zor olanın geçmişte olan herşeyi öğrenmek olduğunu düşünüyorum. Bunun için tek bir komisyon yeterli olmaz. Öncelikle şu önemli şeyi, güdülen hedefi iyi anlamak gerekiyor: Ergenekon ne istiyordu. Amaç neydi? Sorunun kaynağına gitmek lazım. İtalyan gizli servis arşivlerinde araştırma yaparken, Türkiye ile de bağlantılara rastladım. Türkiye, kendine özgü zorlukları olan bir ülke. Bizdeki siyasi, ekonomik ve kültürel yapı daha basit. Türkiye'de daha karmaşık sorunlar var. Milliyetçilik sorununa bakmak lazım. Sonra bir din konusu. Bizde de papa var ama bu tamamen farklı bir şey. Türkiye bir sınır ülkesi. Avrupa için de, Ortadoğu için de önemli. Sadece bugün için değil, geçmişte de böyleydi." diyor. Gladyo davasıyla İtalya'da ne değişti? Efsane Savcı, 'Gladyo' operasyonuyla ülkedeki katliamların ve büyük suçların sorumlularını bulduklarını anlatıyor. Casson, "Varlığı demokratik bir toplum için tehlikeli olan kanun dışı bir örgütü ortadan kaldırdık. Geçtiğimiz sene, 30 yıl önce yapılmış bir kanuna göre işleyen istihbarat servisimizde bir reform yapabildik. Devlet sırrı ve kanun dışı ya da terör örgütleriyle çalışabilme imkanlarıyla ilgili düzenlemeleri tamamen değiştirdik. Devlet sırrı önceden neredeyse ebedi idi. Şimdi bir sınır getirdik. İstihbarat teşkilati için demokratik bir kontrol mekanizması oluşturuldu. Parlamento, sadece devlet sırrı ve istihbarat teşkilatının kontrolünden sorumlu bir komisyon aracılığıyla kontrol hakkını elde etti." açıklamasında bulunuyor. ALİ İHSAN AYDIN- ZAMAN
<< Önceki Haber ERGENEKONDA sonuç için destek şart Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER