Erdoğan iddialı: Partim ikinci çıksın...

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'de mesleki eğitimin ideolojik yaklaşımlarla çok ciddi şekilde örselendiğini belirterek, ''Bunun acısını 6,5 yıl Başbakan olarak çektim, yaşadım. Ülkem adına bize ızdırap çektirdiler, acı çektirdiler'' dedi.

Erdoğan iddialı: Partim ikinci çıksın...

''(İşsizliği engelleriz) diyen babayiğit varsa, 'sıfırlarım' diyen varsa çıksın o sihirli değneğini ortaya koysun, onu uygulayalım. Eğer samimiyseler, bu ülkeyi seviyorlarsa çıkarsınlar koysunlar. Eğer biz de bunu uygulamıyorsak o zaman gitsin beni vatandaşa anlatsın. Hiç gerek yok, bak söylüyorum, her zaman söylüyorum; şu anda Başbakan sıfatıyla huzurunuzdayım, partimin ikinci sırada çıktığı yerde ben genel başkanlığı bırakırım. Bakın bu kadar açık konuşuyorum, dürüst konuşuyorum. Çıksınlar desinler ki böyle böyle. Ne diyorlar? 'Biz oraya geldiğimizde onu açıklayacağız' Tezgah da bu. Benim milletim bu tezgahı yutmuyor. Çünkü siz zaten oraya getirmeyeceksiniz.'' Başbakan Erdoğan, modacı Faruk Saraç tarafından, ''Fabrika-i Hümayun'' adlı tarihi binanın restore edilmesinin ardından kurulan ''Faruk Saraç Tasarım Meslek Yüksekokulu''nun açılışında, böyle güzel bir okulu Bursa'ya ve Türkiye'ye kazandıran Saraç'a teşekkür ederken, okulun kuruluşuna destek veren diğer kurum ve kuruluşları da kutladı. ''Duyguluyum, çünkü şu tarihi eserin bu hale getirilmesi, adeta bitmiş, tükenmiş, hani küllerinden doğan bir millet olma özelliğimiz var ya, işte burda da yine küllerinden doğan bir eser ortada'' diyen Erdoğan, Faruk Saraç'ın, milli değerleri, tarihi zenginliği, milli sanatları ve sanatçıları gerçekten modern bir anlayışla bugüne ve geleceğe taşıdığını ifade etti. Erdoğan, açılışını yaptıkları bu eserin, bir meslek yüksekokulu, eğitim kurumu ve bütün bunların ötesinde tarihin ve geleceğin adeta iç içe geçtiği, eğitimin ve ekonominin kaynaştığı, teori ile pratiğin, birleştiği, buluştuğu, sanatın MYO öğrencileriyle kucaklaştığı son derece zarif bir sanat eseri olduğunu vurgulayarak, ''Fabrika-i Hümayun''un 1852 yılında kurulduğunu, Türk ve yabancı devlet adamlarını giydirdiğini hatırlattı. Çocuk esirgeme yurtlarında büyüyen gençler için burada fırsatlar olduğunu, engelli öğrenciler için altyapı bulunduğunu dile getiren Erdoğan, ''Bu çok değerli eseri, eğitim yatırımını Bursa'ya ve ülkemize kazandırdığı için başta Faruk Saraç ve tüm emeği geçenlere teşekkür ediyorum'' dedi. -''BİZE IZDIRAP, ACI ÇEKTİRDİLER''- Ankara'da salı günü çok önemli bir projenin startını verdiklerini anımsatan Erdoğan, Ulusal Mesleki Eğitim Merkezlerini ilgili kurum ve kuruluşların işbirliğiyle hayata geçirdiklerini belirtti. Erdoğan, şöyle devam etti: ''Bizde ne yazık ki mesleki eğitim ideolojik yaklaşımlarla çok ciddi şekilde örselendi. Bunun yanında çağı yakalayamayan müfredat, eski teknoloji, yetersiz altyapı ve özel sektör-kamu işbirliğinin yeterince sağlanamaması nedeniyle mesleki eğitim özel sektörün ihtiyaçlarını karşılamaktan hep uzak kaldı. YÖK Başkanımızın açıkladığı tablo çok manidardır. Bunun acısını 6,5 yıl Başbakan olarak çektim, yaşadım. Ülkem adına bize ızdırap çektirdiler, acı çektirdiler. Çünkü siz adım atacaksınız, çivi çakacaksınız, ülkenizde bu eserleri yükselteceksiniz ama birileri geliyor, önünüzde bariyer oluşturuyor. '10 gençten bir tanesini okula gönderiyorsunuz ya insaf, şunun sayısını artırmamız lazım' diyoruz. Diğerleri üniversiteye giremiyor. 'Olmaz' dediler hep. Şimdi nasıl oluyor? Şimdi nasıl oldu? Aynı YÖK. Ama sadece, YÖK'ün aktörleri değişti. İstediğiniz kadar iyi senaryoyu hazırlayın, eğer başarılı aktör yoksa o senaryo rezil olur. Belki senaryo eksik olur ama eğer aktör başarılıysa orada da çok başarılı neticeler alırsınız. İşte ben bütün emeği geçenleri o başarılı aktörleri alkışlıyorum, tebrik ediyorum.'' Erdoğan, şimdi bu tabloyu tersine çevirdiklerine dikkati çekerek, yılda yaklaşık 200 bin kişinin farklı bir müfredat ile modern teknoloji ve altyapıya sahip okullarda eğitim gördüğünü, ardından da özel sektörde staj yaptığını söyledi. Bu kursiyerlerden yüzde 90'ının da her yıl Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'ne (TOBB) bağlı kuruluşlar tarafından istihdam edileceğini belirten Erdoğan, bu şekilde yaklaşık 1 milyon işsizin kalifiye eleman olarak iş bulmasının sağlanacağını anlattı. ''Yani, 'Ne iş olursa yaparım' dönemi geride kalmıştır. Bundan vazgeçeceğiz'' diyen Erdoğan, o nedenle bu okulun çok ama çok anlamlı olduğunu vurguladı. -''NİYE İTALYA?''- Erdoğan, marka ve tanıtımın önemine işaret ederek, şöyle dedi: ''Devamlı hep İtalya, İtalya, İtalya. Niye İtalya ya? İşte buyrun, şimdi benim ülkemden de tasarımcısı da çıkacak. Kaliteli kumaşların inşallah burada dokunduğunu göreceksiniz. Bursa İpeğin merkezi ama Türkiye'de Bursa ipeğini kimse tanımaz. İşte şimdi, burası tanıtacak. Marka tanıtıyor artık dünyaya.'' -''SİZLERE ŞİMDİ HAYAL ANLATMIYORUM''- Bursa'ya Yalova'dan geldiğini ve orada AKSA tarafından yatırımı gerçekleştirilen karbon elyaf üretim tesislerinin açılışını yaptığını hatırlatan Erdoğan, şöyle konuştu: ''Çok enteresandır, çeliğin yerini alan bir ürün karbon elyaf. Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nün, hepimizin çelik halat diye bildiği var ya, bunlar çelik değil, karbon elyaf. Ne korozyon tehlikesi var ne şu ne bu. Daha hafif malzeme ve daha güçlü. Böyle bir malzemeyi üretiyoruz. Kim, ülkemde AKSA. Orayı gezdim, o tesisi gördüm. Mutlu oldum, niye? İşte benim ülkem yapıyor ya, yapıyor benim ülkem. Benim insanım bunları üretir. Çünkü bu millet tarihte bunu yaptı. Karadan, bütün o kadırgaları Taksim'den çıkardı ve Haliç'e indirdi. Olmaz denileni yaptı başardı. Ecdadımız bunu yaptı mı? Yaptı. O zaman torunları olarak bizim de bunu yapmamız, gerekir ve bunu yapacağız. Evvelallah, her alanda yapacağız. Uçağımızı da, helikopterimizi de, insansız hava araçlarımızı da yapacağız, yapıyoruz ve yapacağız. Bakın ben sizlere şimdi hayal anlatmıyorum. Uçaklarımız yapılıyor, helikopterlerimiz de yapılıyor, artık burada Türkiye'de yapılıyor ve bunun yanında insansız hava araçları da yapılıyor. Kim yapıyor? Ahmet, Mehmet yapıyor, evet Hasan, Hüseyin yapıyor, yapıyoruz zaten, yapacağız. Daha iyisini yapacağız. Artık iş rayına girdi. İnşallah o çeliğin yerini alan ürün, küresel ekonomiye de yön verecek kadar büyük önem taşıyor. Türkiye bu sektöre sahip 9 ülke arasında, ve şu anda 84 mühendisimiz o fabrika bünyesinde, bu ürünün geliştirilmesi için sürekli mesai sarfediyorlar. Dünya artık karbon elyaf çağına girerken, ne olsa yaparım mantığıyla eski zihniyetle eski müfredatla, altyapıyla biz geleceği yakalayamayız. İşte o karbon elyafla her şeyimizi yapacak noktadayız. Uçakta da onu kullanıyoruz, bakıyorsunuz hücumbotlarda da onu kullanıyoruz... Demek ki evet, çalışınca, inanınca, yapınca oluyor.'' -''PARTİMİN İKİNCİ SIRADA ÇIKTIĞI YERDE...'' Milli bir mesele olan işsizliğin ortak gayretlerle çözümünün mümkün olduğunu belirten Erdoğan, ''İşsizi istismar ederek, işsizin umudunu istismar ederek, dünyanın, ülkenin gerçeklerini hiçe sayarak'' işsizlikle mücadele edilemeyeceğini dile getirdi. Başbakan Erdoğan, işsizlikle mücadelenin uzun soluklu, gerçekçi, yere sağlam basan projeler, planlar, kararlı uygulamalar gerektirdiğini, hükümet olarak bu noktada önemli mesafe kaydettiklerini ifade ederek, şunları söyledi: ''(İşsizliği engelleriz) diyen babayiğit varsa, 'sıfırlarım' diyen varsa çıksın o sihirli değneğini ortaya koysun, onu uygulayalım. Eğer samimiyseler, bu ülkeyi seviyorlarsa çıkarsınlar koysunlar. Eğer biz de bunu uygulamıyorsak o zaman gitsin beni vatandaşa anlatsın. Hiç gerek yok, bak söylüyorum, her zaman söylüyorum; şu anda Başbakan sıfatıyla huzurunuzdayım, partimin ikinci sırada çıktığı yerde ben genel başkanlığı bırakırım. Bakın bu kadar açık konuşuyorum, dürüst konuşuyorum. Çıksınlar desinler ki böyle böyle. Ne diyorlar? 'Biz oraya geldiğimizde onu açıklayacağız' Tezgah da bu. Benim milletim bu tezgahı yutmuyor. Çünkü siz zaten oraya getirmeyeceksiniz.'' Erdoğan, işsizliğin Amerika'da yüzde 10'a tırmanırken, Türkiye'de yüzde 12'ye gerilediğini, bunun daha da düşeceğini belirterek, ''(Teğet geçti) dediğimiz zaman ne dediler? Evet, teğetten de çok farklı oldu. Onu da hocalarım bulacaklar, teğetten daha az dokunarak geçen bir şey varsa onu da öğrenelim, onu anlatalım'' dedi. Başbakan Erdoğan, daha sonra törene katılan eşi Emine Erdoğan, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Bursa Valisi Şahabettin Harput, Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan ve Faruk Saraç ile birlikte okulun açılışını yaptı. Erdoğan, törenin ardından okul binasında incelemelerde bulundu.
<< Önceki Haber Erdoğan iddialı: Partim ikinci çıksın... Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER