Basında derbi yorumları

F.Bahçe, Turkcell Süper Lig'in 11. haftasında ezeli rakibi Beşiktaş'ı Deivid ve Semih'in golleriyle 2-1 yendi.

Basında derbi yorumları

Siyah-beyazlıları yaklaşık 6.5 yıldır Kadıköy'de yenemeyen sarı-lacivertliler, bu geleneği de bozmuş oldu. Basında çıkan yorumlar şöyle; ZEKİ ÇOL: GALİBİYET HASRETİ TARTIŞMALARLA SONA ERDİ (ZAMAN) ...Fenerbahçe'nin Kadıköy'de 7 yıldır süren galibiyet hasreti tartışmalı bir oyun sonrası dün bitti. Beşiktaş, Galatasaray'dan sonra Fenerbahçe'ye de yenilerek bu sezon ikinci derbiyi de kaybetti. Yani bir anlamda, bu maç için yorgan gitti. Peki kavga bitti mi? Hiç sanmıyorum. Bu haftayı, daha belki önümüzdeki birkaç haftayı galiba bu maçtan yansıyacak tartışmaların eşliğinde yaşayacağız. SERDAR AKBIYIK: BEŞİKTAŞ EN DOĞRU KARARI VERDİ(STAR) Sinan Engin’in ve Kenan Öner’in açıklamalarını izledim. Artık maçlara Paf takımıyla çıkacaklarmış. Bence en doğru kararı verirler. Çünkü Beşiktaş’ın paf takımı dün sahadaki takımdan çok daha iyidir. ...Maçın bitişinde bal gibi bir faulü çaldı. Adamı kimse dinlemedi top gitti gol oldu. Şu an gerçekten gülüyorum. Bunların durumu ne olacak? Erman Toroğlu’da şu an anlattığı abuk subuk fıkralardan boşluk bulup faul pozisyonuna faul değil diyor. Her şey Fenerbahçe’nin galibiyeti yüzünden. Durdurulamıyor Fenerbahçe. Bir türlü durdurulamıyor. Son sözüm Beşiktaşlılar’a. Ben Fenerbahçeliyim. Ama şu lafımı iyi dinleyin, Yıldırım Demirören ve Sinan Engin tarzı yöneticiler bu takımı hiçbir yere götüremez. Dünkü maçtaki yenilgiyi hakeme bağlıyıp, paf takımıyla sahaya çıkacağız diyen bir yönetim hepinizin yüreğini sızlatmalı. Süleyman Seba’dan nerelere geldiğinizi görün. Ertuğrul maçtan sonra ne kadar doğru açıklamalar yapmışsa Sinan Engin ve Demirören o kadar skandal davranışların altına imza attılar. Böyle bir kararı siz nasıl teknik direktörünüze sormadan verebilirsiniz. Şimdi Ertuğrul, Sinan’ın altında ezilmedi mi? Ben olsan Ertuğurul’un yerinde hemen istifamı basardım. Beşiktaş’a yazık. OSMAN TANBURACI: ARZUMAN'A KİM SUÇ BULACAK? (YENİŞAFAK) Önce şunu söyleyeyim; Hani hakem İsmet Arzuman kelekti? Mis gibi maç yönetti! Ona dil uzatanlar utandı mı acaba? Sen oynarsan hakem figürandır. Oynamazsan Arzuman günah keçisi... Arzuman maçı beş dakika uzattı. Bu şu demekti; 'ben kendime güvenirim, korkak tavır gösterip hata yapmamak için erken düdük çalmam!' Bravo Arzuman. Futbolcular iyi niyetle mücadele edince, kendilerini oyuna verince, hakemle uğraşmayınca mis gibi maç oldu. Genelde güzel futbol seyrettik.. Zevkli ve heyecanlı... Atak ve tempolu... Güzel hareketler var ama kesik kesik! Mücadele yüksek, niyet iyi, not ver deseniz; On üzerinden yedi!... Maça damgasını Hakan-Volkan! Delgado ve Deivid vurdu. Volkan bir gol yedi aman Allah! Topa ayağı ile çıktı. Dakika 3... Eyvah ki ne eyvah! Fener yenik duruma düştü! Maçın sonlarında aynı pozisyonun fotokopi tekrarında Volkan yine ayakları önde gövdesi arkada atladı bu kez Bobo dışarı attı. Bu da gol olsa maç berabere bitecek! Böyle kalecilik olmaz! LEVENT TÜZEMEN: BOBO HANÇERLEDİ (SABAH) Zico ve Ertuğrul Sağlam'ın, takımlarını iki ön libero ile derbiye sürmesi "Önce kaybetmeyeyim" anlamındaydı. Günümüz futbolunda beklerini hücuma çıkaramayan takımlar pozisyon üretmekte zorlanır. Fenerbahçe pozisyon üretemiyordu. Çünkü Burak ve Serdar Özkan'ın baskısından kurtulamayan Carlos hücuma çıkamıyor, Vederson kolay top kaybettiği için de Carlos'un hücuma çıkarken attığı deparlar etkisiz kalıyordu. Beşiktaş, top rakibindeyken iyi kapanıyor, Delgado tek başına hücuma akıllı toplar taşıyor ve Bobo da Lugano-Edu ikilisinin önünde duvar olup, kolay top tutuyordu. Ertuğrul Hoca, futbol bilgisi derbiye yetecek kapasitede olmayan Burak'ı, Higuain ile değiştirmekte geç kaldı. Fenerbahçe skor avantajını eline geçirdikten sonra etkili pas yapmaya başladı. Beşiktaş daha çok pozisyon buldu, hatta kazanabilirdi. Ama Bobo, Beşiktaş'ı adeta hançerledi, ilk yarıda Burak'a topu çıkarmaması egoistçeydi, ikinci yarı da boş kaleye golü atamadı. Genç Batuhan'ın Hugain'e pas vermeyip "Golü ben atayım" hırsı şımarıklığının eseriydi. KAZIM KANAT: ERKEN GOL DEZAVANTAJ! (SABAH) Şunu iddia etsem; "Erken gol Beşiktaş için avantaj değil, dezavantaj oldu" ne dersiniz? Biliyorum ki; hadi canım sen de dersiniz. Hatta golün erkeni veya geçi mi olurmuş dersiniz. Yani bu düşünce ile alay edersiniz!... Oysa gerçek şudur; Böyle büyük maçlar Beşiktaş'ın erken gol atması dezavantajdır. Neden derseniz, şunu derim; Delgado'nun araya bıraktığı harika topu Bobo gol yaptığı an çok şey değil, her şey değişti. Ne değişti derseniz şunlar derim; 1-Zico, tüm riskleri alarak, " şablon taktikten" vazgeçerek takımını hücuma çıkardı. 2-Sağlam, skoru korumak için, " geriye yaslanan" takımını ileri çıkaramadı. Beşiktaş egoizminden kaybetti. Önce Bobo sonra da Karadeniz "Ben atayım, kahraman olayım" diye pas vermediler. Bu takıma ihanet. GÜRCAN BİLGİÇ: EZBERLER BOZULDU (SABAH) Sahaya "büyü" bozmak için çıkan bir Fenerbahçe takımı vardı. Üçüncü dakikada gelen şok gol bile onları tedirgin etmedi. Beşiktaş'ın moralli başlangıcı, peşinden agresif baskıyı da getirdi. Orta sahayı kalabalık tutup yakın oynayarak, rakiplerinin büyük maçlardaki en önemli silahı olan tempoyu düşürdüler. Şutlar dışında etkilerini yok ettiler ama oyunun kontrolünü de, güzel kurdelalı bir hediye paketi ile Fenerbahçe'nin eline verdiler. Onlar da büyüye inanmış ve altı senedir tekrarlanan "mucizenin" peşine düşmüşlerdi. Saracoğlu'nda bazı şeylerin sonu geliyor. Sezona farklı damgalar vuruluyor. Bu sezon Şampiyonlar Ligi çıkışı ile Avrupa kulvarına "ışık" getirdiler. Her maçı farklı oynuyor, ezber bozuyorlar. Stada gelen Beşiktaş'ın ise en büyük silahı 'altı senedir kaybetmemesi.' Futbolun dününü değil, bugününü yaşayarak evrimin renklerini değiştiren kulüp oluyor Fenerbahçe AHMET ÇAKAR: SUÇLU ARZUMAN DEĞİL, MHK'DİR! (SABAH) 49 gün Süper Lig'de maç verilmeyen Arzuman derbiye atandı. Deivid'e ikinci sarı kartı göstermesi gereken Arzuman, uydurma bir faulle Beşiktaş'ın golünü de yedi. Merkez Hakem Komitesi derbiye İsmet Arzuman'ı atadı, ortalık ayağa kalktı. Çünkü İsmet Arzuman ligin beşinci haftasından bu yana Süper Lig'de maç yönetmemişti. En son 15 Eylül'de düdük çalmış ve dün geceye kadar, yani 49 gündür MHK onu Süper Lig'den mahrum etmişti. Ama ne hikmetse sonbahar geçti, kışa girdik ve nihayet Arzuman derbiye atandı. İddia ediyorum dünyanın hiçbir ülkesinde böylesine kritik bir derbiyi yönetecek bir hakem 49 gün bekletilmez. "Ne olacak canım!" derseniz dün geceki olaylar olur. Maçta hakemlik yönünden iki kırılma noktası var. İlki maçın bitmesine yaklaşık 20 dakika kala Deivid'in yaptığı bir faul. Karar çok net bir sarı kart olması gerekirken Arzuman'ın bilinç altı ona bunu sarı kart olarak göstertmedi. Oysa ki, bu kart Deivid'in ikinci sarı kartı olacaktı ve oyundan atılacaktı. İkincisi ise son dakikadaki o talihsiz pozisyon. Bobo ile Gökhan Gönül topa yükseliyorlar, Bobo'nun sol kolu yükselmek açısından yukarı doğru kalkıyor. Dirsekle itme ya da çekme yok. Ama Arzuman, maalesef bir faul yaratıyor. Pozisyonun devamında da Beşiktaş'ın beraberlik golü geliyor. SELÇUK YULA: PSV İÇİN MORAL (FOTOMAÇ) Fenerbahçe çok zor geçen bir 90 dakika sonunda uzun yıllar sonra ilk defa Beşiktaş'ı Kadaköy'de yenen taraf oldu F.Bahçe çok erken golü yemesine rağmen oyun disiplininden kopmadan oynadı. Alıştığımız, topu yere indirip dantel gibi örerek rakip ceza sahasına girişlerini göremedik. Bu yüzden atılacak golü ölü toptan bekledik. Zaten ilk gol de Alex'in korneri, ön direkte Aurelio'nun aşırtması, arka direkte Deivid'in kafasıyla geldi. İkinci gol de Roberto Carlos'un frikiği karambolde Deivid'le buluştu, onun güzel şutu kaleci Hakan'dan dönerken Semih her zamanki gibi bulunması gereken yerdeydi. Özellikle Vederson ve Aurelio'yu çok beğendim. Gökhan'ın topla çıkışları gayet iyi. Yalnız "Lugano ve Edu'ya dikkat" diyorum. Bobo her araya kaçtığında pozisyonlar buldu. Bunlardan biri gol olurken, 72. dakikada kaçırdığı akıl almaz cinstendi. Fenerbahçe gibi bir takım 2-1 galipken savunmanın arkasında 30-40 metre boş alanlar bırakmamalı. Aman ha önümüzde PSV maçı var. Bunlara çok dikkat edilmeli. Bu maça ligde alınan 3 puan olarak bakalım, PSV maçını düşünmeye başlayalım. Umarım bu galibiyet büyük moral kaynağı olmuştur TURGAY DEMİR: DEKLERASYON ZAFERİ! (FOTOMAÇ) Fenerbahçe yönetimini kutlamak gerek, deklerasyonları işe yaradı. İsmet Arzuman tüm taktir haklarını sarı-lacivertliler lehine kullandı. Eğer hakem gibi hakemlik yapmış olsa, Semih'i bir, Deivid'i iki kez oyundan atlamalıydı. Semih sarı kartı varken Ali Tandoğan'ı formasından çekti, Deivid hakemin gözü önünde Üzülmez'in çenesine sarılırken birkaç dakika sonra da sarı kartlık faul yaptı. Hepsi bir yana Beşiktaş'ın buz gibi golünü, göz göre göre, hem de hiç utanmadan iptal etti Arzuman. Yazıklar olsun. Sonuç olarak Fenerbahçe yıllar sonra Arzuman sayesinde Beşiktaş'ı, Kadıköy'de yenme sevinci yaşadı. Sezon başından beri Ankara'da, Ali Sami Yen'de Avni Aker'de yanlış düdüklerle beli bükülen Beşiktaş bir kez daha hakem kurbanı oldu. Geçen sezon Mehmet Sedef'i oyundan atmadığı için Selçuk Dereli'yi yerden yere vuranlar şimdi İsmet Arzuman'ı omuzlara almalıdırlar. Bu yakışır çünkü. İSMAİL ER: ARZUMAN BEŞİKTAŞ'I PUSUYA DÜŞÜRDÜ (HÜRRİYET) DERBİ maça damgasını hakem İsmet Arzuman vurdu. Son saniyelerdeki Gökhan-Bobo mücadelesine anlam veremediğim bir düdük çaldı, Higuain de nefis gol attı. Hakem, arzu ettiği bir şekilde maçı sonuçlandırdı. Beşiktaş'ın 3 puanını düdüğü ile pusuya düşürerek katletti. Şükrü Saracoğlu Stadı'nda Cisse ve Bobo'nun dışında kendi yerinde oynayan Beşiktaşlı futbolcu yoktu. Delgado, kafasına göre takılıyor, pozisyon bulursa da değerlendirmeye çalışıyor. İlk yarıda Beşiktaş'ın oyun formatı daha baskılıydı. Maçın genelinde ortaya çıkan tablo, siyah beyazlı savunmanın adam paylaşımında ve topla çıkışta hala çok hata yaptığını ve bu durumun artık kronik hastalık haline geldiğini gösterdi. Bu hastalığın bir an önce tedavi edilmesi şart. Futboldan anlayan doktorların devre arasında takıma kazandırılması şart. Maçın devre arasında iki takımın yedek kulübesine baktım... Zico'nun yanında Gana Milli Takımı Kaptanı Appiah ve Türk Milli Takımı'ndan Tümer, Ertuğrul Sağlam'ın yanında ise Higuain, Ricardinho ve alt yapının gururları İbrahim Kaş, Mehmet Sedef ve Batuhan oturuyor. Kulübedeki bu farklılık bile maçın neden böyle bittiğini anlatmaya yetiyor. Galatasaray'dan sonra Fenerbahçe'ye de yenilen Beşiktaş için, "Allah sonunu hayırlı etsin" diyorum. CAN BARTU: PARALARI SOKAĞA ATIYORLAR (HÜRRİYET) DERBİ maçları hep zordur. Kimin ne oynadığı önemlidir. Renklerin rekabeti hep stresli olur. Fenerbahçe 1-0 geriye düşmesine rağmen, oyunun hakimi. En güzel tarafı da bozulmadılar. Demekki takımın kendisine itimatı var. Fenerbahçe, oyunun hakimi olmasına rağmen çok top kaybeden bir takım. Fenerbahçe, Beşiktaş'tan daha fazla top kaybıyla oynuyor. Beşiktaş, seyircisiyle, şansının da yaver gitmesiyle Liverpool'u yener. Hatta 2-0'dan Trabzonspor'u da yener. Ancak bu Fenerbahçe maçı, tabii ki farklı olur. Beşiktaşlı oyuncular Trabzon'da stresli değil, burada stresli. Çünkü Fener'le oynuyor ve ezeli rakibine yenilmek istemiyorlar. Ben her zaman söyledim, gene söylüyorum. Bu yabancıları nereden bulup almışlarsa anlamıyorum. Bakıyorsunuz, doğru dürüst katkıları yok. Delgado'nun klası var, tamam. Ya diğerleri... Fenerbahçe'nin yabancıları ellerinden geleni yapıyorlar. Alex'i sahada göremedim. Sakatlığı tam olarak geçmediği için olmalı, Zico onu oyundan çıkardı. Bu yabancı oyuncuları daha güçlü olmak için alıyorlar. Bir sürü de para harcıyorlar. Beşiktaş, 5 senedir parasını sokağa atıyor. MEHMET DEMİRKOL: DETAYLAR FENER'İN LEHİNE (MİLLİYET) Fenerbahçe'nin 2. golüne bakalım önce: R. Carlos vuruyor, top dönüyor, bir daha vuruyor, Deivid'in önüne geliyor. O vuruyor, Hakan'dan dönüyor Semih vuruyor, gol. Bir serbest vuruş. Fenerbahçe'ye 4 deneme hakkı veriyor Beşiktaş. Silahı 4 kez rakibin eline tutuşturuyor. Beşiktaş'ın bütün büyük maçlarında benzer garip organizasyonsuzluklar izlemiştik. Bu da bir yenisi. Oysa, Beşiktaş'ın planı iyiydi. Detayda, ama temel detaylarda kayboldular. Beşiktaş'ın Fenerbahçe'yi zor durumda bırakan oyun başlangıcında rakibe erken, ama çok erken basmasının etkisi büyüktü. Her türlü planı doğru yapıp sadece serbest vuruşlarda bile maçı vermene yol açacak kadar pozisyon vermek! İşte Fenerbahçe maçı burada aldı. Ama şunu da söylemek lazım. Seyrettiğim en iyi Delgado performansı sahnede olduğu için maça ortak olabilecekleri şansları da buldular. Arjantinli dün şahane bir oyun oynadı. Batuhan'ın kaçırdığını ise bu genç oyuncunun geleceği açısından hiç değerlendirmeyelim.
<< Önceki Haber Basında derbi yorumları Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER